POSTMODERN CIHAD

POSTMODERN CIHAD

Fevzi BOZKURT
Psikoloji


Postmodern Cihad: Kitap üç bölüm ama genel hatlariyla iki bölüme ayrilabilir. 1. Bölümde Ilhan CIHANERin Ismailaga ve Gülen Grubu hakkinda yaptigi çalismalar Jandarmayla koordineli olarak yürüttügü faaliyetler ve bu faaliyetleri açiklarken Jandarmanin yapmis oldugu dinlemelerin tape çözümleri, CIHANERin tutuklanmasindan sonraki gözalti sürecinde Hem HSYK ya verdigi hem de sorgu sürecinde vermis oldugu savunmalarindan olusmakta  
Ikinci Bölümde ise devreye Erzurum Özel yetkili savcisi Osman SANAL giriyor devreye ve ilk olarak Ilhan CIHANER den Erzincan da yürütmüs oldugu operasyonun dosyasini istiyor ve iki savcilik arasinda amansiz bir yazisma basliyor bu süreçte. SANAL bigi istiyor CIHANER sorusturma asamasinda oldugunu söylüyor, SANAL yetkinin kendisinde oldugunu bilgi verilmesini istiyor, CIHANER  bilgi verecek bir durum olmadigini, yetki konusunun ise belirtmenin bile uygunsuz oldugunu söylüyor.
Temmuz ayi 2007yilindan  basliyor kitabin giris kismi yani CIHANERin Erzincan’a tayin oldugu günden. Erzincan’a geldigi ilk gün sehirdeki tanidigi tek isim Erzincan Ii Jandarma Ko­mutani Albay Recep Gençogludur. CIHANER, Albay Gençoglunu 1998 yilinda Idile atandiginda o tarihte Gençoglu da Ilçeye Yüzbasi olarak atanmistir. Hayatlari Erzincan da bir kez daha kesisiyor yalniz bu sefer ki biraz farkli olacak ikiside Erzurum savcisi Osman SANAL tarafindan terör örgütüne üye olmaktan ilerleyen günlerde tutuklanacaklardir ama bunun için henüz erken.
Ilhan CIHANER Temmuz ayinda Erzincana atanmasindan sonra ilk is Kasim Ayina Kadar Ildeki asiri sol, asiri sag ve irticai faaliyetler hakkinda kendisine özellikle Jandarma tarafindan bilgi veriliyor. Özellikle çünkü Jandarmaninda bilhassa Asiri sag faaliyetler hakkinda ciddi bir çalismasi ve ilgisi var. Bu ilgi bu ikilinin daha uyumlu çalismasini sagliyordu.
CIHANER Jandarma ve Emniyete yazi yazarak Ismailaga cemaatinin ildeki faaliyetleri hakkinda bilgi istedi ve ilk bilgi Jandarmadan geldi,
Jandarmadan CIHANERe gelen raporda aynen su satirlar yaziyordu:  “Jandarma, 'bazi dini gruplarin taban genisletme faaliyeti yürüttügünü, kendileriyle iliskili yurt, vakif ve derneklere maddi gelir temin ettigini' bildiriyordu. Bir grup vardi ki, adi sikça aniliyordu: Naksibendî Tarikati'nin bir kolu olan ve merkezi Istanbul'da, Fatih Çarsamba'da bulunan Ismailaga...”
CIHANER Jandarmadan gelen cevap üzerine tekrar bir yazi yazarak Ismailaga cemaatinin faaliyetleri hakkinda bilgi istedi. Yanit 2 Kasim 2007’ de geldi.
Bilgi Notuna Göre : “ Ismailaga, sehrin merkeze bagli köylerinde ve Kemah ile Refahiye ilçelerinde okul öncesi çocuklari ailelerinden alarak izinsiz dini egitime tabi tutuyor, ayrica yasa disi yardim top­luyordu.”
CIHANER bir yazi daha yazarak faaliyetlerin örgütlü olup olmadigini sordu. 27 Kasim 2007 de gönderilen yanitta : Ismai­laga'nin yasaya aykiri yardim topladigi, kimlik bildirmeme suçunu isledigi, 2596 sayili Bazi Kisvelerin Giyilemeyecegi Hakkinda Kanun'a, 677 sayili Tekke ve Zaviyelerde ve Türbelerin Seddine ve Türbedarliklar ile Birtakim Unvanlarin Men ve Ilgasina Dair Kanun'a aykiri davrandigi ve izinsiz egitim kurumu islettigi belir­tildi.” Fakat bu yazida CIHANERin istyegi bilgi olan faaliyetlerin örgütlü olup olmadigina dair bir bilgi yoktu ama CIHANER e göre : “Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 'basit suç örgüt­lerine' iliskin 220. maddesinde siralanan 'kisi sayisi, hiyerarsik iliski ve ortak amaç' unsurlari, grubun örgütlü oldugunu gösteriyordu.”
Ve böylece Ismailaga'yi esas alan 2007/6526 numarali sorusturma dosyasini açti. Ilk talimati süphelilerin iletisiminin dinlenmesi oldu. Yapilan dinlemelerde ulasilan bir suç unsuru yoktu ama Ismailaga cemaati içinde oldugu düsünülen vw bu amaçla dinlenen kisilerin siyaset medya, cemaat üçgeninde ki ilginç bagdi. Öyle ki Jandarma baskinindan elli dakika önce dernek sorumlusu araniyor ve eve Badanacilar gelcek hazirlikli olun deniyor bir baska kisimda Erzurum Savcisinin Cihanerden henüz dosyayi bile istemeden Bir siyasinin kurtuldunuz dosya Erzuruma gidecek diye bilgi vermesini Cihaner HSYK ya verdigi savunmasinda dile getirecek ve bu iddialarda dosyaya girecektir.
CIHANER bu bilgileri Jandarmadan almaya devam ederken emniyetten gelen bilgide,” bölgesinde herhangi bir yasa disi faaliyete rastla­madigini kaydediyordu”.
Burada belirtilen 2007/6526 numarali sorusturma dosyasi kitabin ilerleyen bölümlerinde SANAL ve CIHANER arasinda geçen birçok yazismanin konusu olmustur SANAL israrla bu dosyanin kendisine gönderilmesini isteyecek CIHANER ise bu durumu geçistirmeye çalisacak ve hatta bu resmi yazismalarda hukuki terimler en agir sekilde kullanilarak her iki tarafta digerinin sabrini zorlayacaktir.
CIHANER 2in aldirdigi dinleme kararlariyla da Ismailaga cemaatinin yapisi hiyerarsisi ast, üst durumlari bölge iller, sorumlulari, yöneticiler, yardimlarin kimler tarafindan yapildigi, mali tablo ve daha birçok ayrinti cemaat hakkindaki bilgi birikmeye baslamis yavas yavas dosyada sekillenmeye baslamistir. Dinlemeler neticesinde alinan bilgilerde Erzincan yapilanmasi Kemah ve Refahi tarafindan örgütlendigi. Erzincan Sorumlusunun Sevket GÖKSAN oldugu Sevket GÖKSAN liderliginde ki bu ekibin ERZURUMa bagli oldugu ve bunun yaninda Kars, Agri Gümüshane, Van Bayburt, ve Igdir’in’ da Erzincan’la birlikte Erzurum’a bagli oldugu bilgisi ve ayrica cemaatin Türkiye’yi 13 bölgeye böldügü, ve Erzurumunda bu 13 bölgeden sadece biri oldugu diger bölgelerinse Istanbul, Zonguldak, Sakarya, Denizli, Bursa ve Konya oldugu bu illerden Istanbul gibi birtakim illerin birkaç bölgeye birden bölündügü 1. Ve 2. Bölge gibi bilgiler dinlemeler neticesinde dosyada ki yerini aldi.
 Kitapta geçen Ismailaga Cemaatiyle ilgili ilginç bilgilerden biride tarikatin Sivil toplum ayaginin anlatildigi bölüm ve Tarikatin Mali kismini desifre eden Tarikat Ekonomisi isimli bölümler. Bu bölümlerde: Gurubun Mali açidan Can damari, nefes aldigi, birim olarak bahsedilen, ayakta tutan kisi Mahmut Ustaosmanoglu'nun ogIu Ahmet Ustaosmanoglu'na bagli mali birim ve grubun Sivil toplum ayaklari anlatiliyor.
Cihaner’in Dosyasinda Ismailaga cemaatinin Sivil toplum ayaklari söyle tarif ediliyor:
“Cemaat Sivil toplum maskesi altinda örgütlendigi her sehirde mutlaka bir dernek ya da vakif kurarak, bölge halkini bu derneklere çekmek ve taraftar kazanmaya çalismak. Asil amaçlari dini egitimdi bu maske altinda kurslar açarak dini faaliyet yü­rütüyordu.
 Ismailaga'nin 'sivil toplum' ayagini gösteren il il ve tek tek dernek isimlerini veren sema kitapta geçen sekliyle su sekildeydi:
“Erzurum: Vuslat Sosyal Yardimlasma, Dayanisma, Kültür ve Egi­tim Dernegi ve dernege bagli bir kurs, Askaleli Arifler Sosyal Yar­dimlasma ve Kültür Dernegi ve kursu (Askale) Gümüshane: Ahmet Ziyaüttin Ilim Kültür ve Yardimlasma Der­negi ve bir kiz Kuran kursu, Kelkit Sosyal Yardimlasma ve Daya­nisma Dernegi (Kelkit) Aydin: Sefa Sosyal Egitim ve Kültür Dernegi, Vefa Dernegi (Na­zilli) Denizli: Sena Dernegi Istanbul: Bera Dernegi ve Ismailaga Camii Ilim ve Hizmet Vakfi, Imam Ebu Hanifi ve Imam Maturidi Arastirma Vakfi (Fatih), Çagri Dernegi (Samandira), Furkan Dernegi (Habipler), 50. Yil ve Uluçinar dernekleri (Sultançiftligi), Vefa Dernegi (Kadiköy) Antalya: Furkan Dernegi, Maide ve Tugra dernekleri (Manavgat) Bursa: Uluçinar Dernegi, Kardelen Dernegi (Yenisehir), Mudanya Uluçinar Dernegi (Mudanya), Gem-Der (Gemlik), Fetih Dernegi (Musfa takem alpasa) Kars: Kars Rehber Sosyal Yardimlasma ve Dayanisma Kültür Der­negi Yalova: Seç-Der Van: Bilgi Hizmet Dernegi Kirikkale: Seher Dernegi Malatya: Sila Dernegi Çorum: Lalegül Dernegi Kayseri: Çagri Dernegi Balikesir: Çinaralti Dernegi (Bandirma)
“Tarikatin çalisma sekli ise su sekildeydi aynen kurumsal bir sirket veya bir devlet kurumu gibi çalisan cemaat Istanbulda kendilerince daha güvenli görülen semtlerde Medreseler açarak Hocalar yetistiriyor ve yetisen bu hocalar yukarida ismi geçen derneklerin bulundugu örgütlü illere atama yöntemiyle gönderiliyor. Maaslar posta çekleriyle ödeniyordu. Bu sistemin birde kontrol mekanizmasi vardi. Istanbuldan teftisle görevlendirilen üst düzey yöneticiler tasra tabir ettikleri bu illeri ve dernekleri denetliyor, eksiklikleri rapor ediyor, yerinde giderilebilecek bir husus varsa hemen çözüm araniyor, görevli personelin istekleri dinleniyordu.
Cihaner’in bir diger iddiasi da izinsiz bu kurs ve derneklerde agirlikli olarak Türkiye Cumhuriyetinin Laik yapisinin aksine seriat agirlikli, laikligi yikmaya yönelik egitimler verildigi yönündeydi.
Cihaner jandarmayla hiçbir devlet kurumuyla görülmeyen bir sekilde çok koordineli bir sekilde çalismis, kisa bir sürede yüzlerce hatta binlerce sayfa bilgiye, yasal ve gayri yasal birçok dinleme kaydina ulasmisti. Gayri yasal çünkü, dinleme talebi yapilan bir telefon hattinin sahibi Ismailaga cemaati sempatizani veya üyesi olmasina ragmen, jandarmanin dinleme talebinde bu sahis IBDA-C li gösteriliyordu ayni duruma Gülen gurubunun telefon dinleme taleplerinde de rastlaniyordu.
 Islerin bu kadar hizli ve koordineli gitmesi Erzurumun daha basindan beri dikkatini çekmis Osman SANAL da bu nedenle birçok kez yazi yazarak bilgi istemis fakat her seferinde tabir yerindeyse oyalanmisti.  Bu süreç zarfinda CIHANER emniyeten ve jandarmadan birkaç kez bilgi istedi bu arada bir ihbar maili geldi bir eve baskin düzenlendi, arama yapildi. Ve o meshur Ismailaga sorusturma dosyasina yeni bilgiler eklendi.Bu Bilgilerden en ilginci ise Ihbar mektubundan sonra yapilan operasyonun cemmat tarafindan bilindigi, cemaatin üyelerine hazirlikli olun: temizlik var badanaya gelecekler, kaldiracaginizi, indireceginizi, göndereceginizi halledin dedigiydi. Burada Badanacilardan kasit Emniyetin arama yapacagiydi. Aryan ise operasyondan 50 dk. Önce Erzincan sorumlusu Sevket GÖKSAN dan baskasi degil.   Iste burada CIHANER tüm  bu bilgilerin emniyetten gittigine kendisini iyice inandirdi.
Tüm bu gelismeler Erzincan ve Erzurumu yani daha dogrusu Ilhan CIHANER ve Osman SANAL ’i artik iyice karsi karsiya getirdi. Erzurum da düzenlenen Ismailaga operasyonlarinin birer örnegini degerlendirme yapmak için Cihaner Sanal dan istedi. Iste bu günlerde fitil ateslendi ve tamda bu sirada Cihaner’ in tutuklanmasiyla biten süreç hizlandi ve hakkinda ilk sikayet dilekçesi Ankaraya ulasti.
“ Sag Duyulu Bir Grup” Imzasiyla ulasan dilekçede sunlar yaziliydi:
"Yüksek Adalet Bakanligina Ceza Isleri Genel Müdürlügü'ne"
"Operasyonun sadece bir sivil toplum kurulusu ile si­nirli kalmayacagi düsünülmektedir. Cihaner tarafin­dan, bu kurulusu hallettikten sonra diger sivil toplum kuruluslarina da siranin gelecegi, diger sivil toplum ku­ruluslari ile de ugrasacagi, onlarin kökünü kaziyacagi, parasal kaynaklarini kurutacagi, böyle bir misyonunun bulundugu çesitli ortamlarda ifade edilmektedir." Bassavci Cihaner, mevcut olayla ilgili saniklara ve gerekse adliye personeline mezhepsel ayrimcilik ya­parak islem tesis etmektedir. Alevi olmayan vatan­daslara farkli, Alevi vatandaslara daha farkli muamelede bulunmaktadir. Mütedeyyin insanlara 'mürteci, yobaz' sifatlarini yakistirmakta, bu gibi Insan­larla ugrasmaktadir. Adliye personeli arasinda da ayrim yapmaktadir.
29 Mart 2009 öncesi büyük operasyonlarin yapila­cagi, belediye seçimleri öncesi provokasyon ve kargasa çikarmak amaci ile olaylarin gündeme getirilecegi Ci­haner tarafindan çesitli ortamlarda dile getirilmistir. Esasinda bu operasyonu, 20 Mart'ta tam da seçimlere bir hafta kala yapmayi planlamisken, ellerinde olmayan sebeplerden dolayi, (Erzurum'da usulüne uygun olarak Emniyet ve Savcilik tarafindan gerçeklestirilen sorus­turma kapsaminda devami niteliginde Erzincan'da em­niyet güçlerince sorusturma yürütülmesi talebi üzerine) bunu öne almak mecburiyetinde kaldiklari ifade edilmistir. Bu amaçla çesitli toplantilara katildigi iddia edilmektedir. Sözde örgütün Istanbul ayagindaki tu­tuklamalar için Istanbul'da bazi savci ve hâkimlerle görüstügü iddia edilmektedir."
Bu dilekçenin sahibi Bir grup Erzincanliya göre yapilan bu baskinla birlikte sehrin huzuru bozulmus, dingin olan siyasi ortam gerilerek iki taraf kiskirtilmak istemis, farazi bir örgüt kurularak tipki 28 Subat benzeri bir duruma Erzincan üzerinden hazirlik yapiliyordu. Bu dilekçeyle birlikte CIHANERi tutuklama sürecine götüren sorusturma dilekçenin iletildigi gün Adalet bakanligi tarafindan ayni gün baslatildi.
Cihaner Hakkinda verilen bu dilekçeden donra ilerleyen günlerde Sanal Erzurum da Gülen grubuna opresyon düzenledi gözalti ve tutuklamalar oldu. Bu operasyon sonra Sanal Cihanere bir destek yazisi göndererek Erzincan da da benzer bir durum varsa Gülen cemaati hakkinda ve Halihazirda bir dosya mevcut ise gönderilmesini istedi. Bu yazidan sonra Cihaner Cevaben Böyle bir yapilanmanin ve bu grup hakkinda bir dosyanin olmadigini bildirdi. Hatta daha da ileri giderek olsa dahi Erzincan da ki yapinin sorusturma yetkisinin kendisinde oldugunu bildirdi ve bu dilekçeden sonra Cihaner Adalet Bakanligina ve Hakimler ve Savcilar Yüksek Kuruluna Sanal’i sikayet etti. Artik Cihaner hakkinda bir sorusturma Sanal Hakkinda ise Bizzat Erzincan savcisi tarafindan verilmis bir sikayet dilekçesi vardi. Bu savasta taraflarin destekçileri Erzurum’un arkasinda Adalet Bakanligi, Erzincan’in arkasinda ise Hakimler ve Savcilar Yüksek Kurulu vardi. Yazisma ve suçlamalar sürdü. Sanal sorusturma dosyasinda kod isimleri geçen gizli taniklari dinledi. Erzincan Il Jandarma komutani ve Savci Cihaner hakkinda terör örgütü Ergenokona üye olmak, terör örgütünün amaçlari dogrultusunda kararlar almak, halki bu yönde bilinçli bir sekilde yönlendirmek hatta bölge MIT sorumlusu ve iki çalisani da dahil üç kisiyi de sorusturma dosyasina ekledi ve daha sonra Savci Cihanerin görev basinda tutuklanmasi gibi bir ilk olacak olan Erzincan MiT bölge müdürlügünün de aramasini yapacak Il Jandarmaya baskin düzenlenecektir.
Ismailaga sorusturmasiyla baslayan süreç Gülen operasyonuna evrilmis Cihaner Gülen Gurubuna dokundugum için tutuklandim ve benim üzerimden Türkiyede ki düger tüm savcilara, cemaatlere dokunan yanar mesaji verildi diyecektir.
Sanal için dile getirilen iddialar ise sunlardir: bölgede aldigini, burada her seyin kendi elinde oldugunu bu bölgede ticaret yapmak isteyen varsa önce kendisiyle görüsmesi gerektigini aksi takdirde gerekli izinlileri alamayacagini, Adalet sarayinin çaycisina bile borcunu ödemedigini, bu sekilde birçok kisiden borç alip ödemedigini, ödese bile bir kismini ödedigini, onu da geç ödedigini söylecek ve ifadelerinde belirtecektir. Ergenekon la olan baglarinin desifre edilmesinden dolayi oldugunu söylecektir.
Irticayla Eylem Plani ve Tutuklamaya Giden Süreç: Albay Dursun ÇIÇEK tarafindan hazirlandigi belirtilen ve kamuoyuna AKPyi ve Güleni bitirme plani olarak geçen bu planin uygulama ayagi olarak Erzincan ve uygulayici olarak da Ilhan Cihaner gösteriliyordu. Iste bu plan Yeni Safak gazetesinde çiktiktan sonra sonun baslangici yaklasti ve birçok Televizyon ve  yayin kurulusunda günlerce  konusuldu.
Kitaba göre Irticayla eylemPlani bir olasi bir isgale karsi durum degerlendirmesiydi ve ne kaleme aldigi söylenen Dursun ÇIÇEKin yaptigi saptana bilmis nede uygulamaya koydugu söylenen Ilhan CIHANERin bunda haberi bardi. Üstelik Ilhan CIHANERin Erzincanda  göreve baslama tarihiyle, Dursun ÇIÇEK in Irticayla Eylem Planinin tarihleri birbirilerini tutmuyordu.
Kitapta Irticayla Eylem Planinda madde madde anlatilmakta plan genel hatlariyla TSK ya yönelik bir sindirme politikasi ve ülkenin laik rejimini degistirmeye yönelik asiri bir kara propaganda var ve bunlarla mücadele etmek için yöntemler siralanmakta.
Gönye barajinda Mühimmatin Bulanmasi: Ergenekon terör örgütü dosyalarinda geçen ve Jandarma bölgesinde bulunan ancak polisin Gönye barajinda ortaya çikardigi mühimmatlarda kitabin yazarina göre Ilhan Cihanerin anlattiklari ve Jandarmanin tutanaginda geçenlere göre mühimmatlar kasitli olarak polis tarafindan oraya birakilmisti hatta bunun en büyük ispati da çikan mühimmatlarin arasinda bulunan Emniyet Genel Müdürlügü yazili kutuydu. Ancak SANAL’in sorusturma dosyasinda bunlar Ergenekon terör örgütüyle irtibatlandirildi ve dosyaya eklenmek üzere Istanbula gönderildi.
Gönye barajinda bulunan mühimmat miktarlari Jandarma tutanaklarina su sayilarla geçti: Jandarmanin 28 Ekim'deki tutanagina göre, iki günlük aramanin bilançosu su sekildeydi: 12 el bombasi, üç el bombasi fünyesi, iki bomba atar mühimmat, bir uçaksavar mermisi, 339 fisek, bir bos kovan, yedi av tüfegi kartusu, sekiz aydinlatma fisegi, iki sis kutusu, iki aydinlatma fisegi alt tablasi, bir akü, bir kablo uzantili duy, nay­lon poset içerisinde mensei tespit edilemeyen kati madde, iki bos te­neke, bir demir parçasi ve bir cep telefonu. Gönyede dönen bu olaylarin ana ekseninde Üst Rütbeli Jandarmalar ifadelerinde bunun emniyetin bir oyunu oldugu mühimmatlari oraya kendilerinin koydugu ve bunu Ergenekon saçmaligiyla birlestirerek üstlerine yikmaya çalisiyorlardi. Hatta emniyet bu mühimmati atmasi için Gönye muhtarina ameliyatla yüz degistirme bile teklif etmislerdi. Amaç TSKyi yipratmakti. Daha sonra bu kapsamda yukarida da belirttigimiz gibi Jandarma ve hatta MIT bile aranacakti. Fakat ilginç olan Sanal Ergenekon Kapsaminda jandarmayi aramasi sirasinda Jandarma ilçe komutani Binbasi Ersan da üstlerine haber vermeden Ilhan CIHANER e bilgi vermis ve aralarinda su konusma geçmistir. Ilhan CIHANER Ergenekon kelimesini Binbasi Ersan dan isitince Enteresan demekle yetiniyor.
I.C: Noldu yani nedir durum?
N.E: Iste bir kaç CD ajanda onlara el koydular evini arinislar evde de arama yapilmis orda da yine CD'ler agirlikli olarak, bilgisayarla ilgili mal­zemeler
I.C: Gözalti oldu mu?
N.E: Oldu evet biri Erzurum'da biri burda
I.C: Ha iki kisi
N.E:  Ersin üstegmen burada, Orhan basçavus Erzurum'da gözal­tinda
I.C:  yani  seye sizin askeri birlikte gözaltinda de mi?
N.E: Merkez komutanligina götürüldü yarin Erzurum'a geçicek
I.C: Hi yarin Erzurum'a geçicek
N.E:  evet
I.C: Tamam ya o aldiklarinda ne var
N.E: Yok yani öyle kayda deger önemli bise yok
I.C: Yani ne ne ariyorlar sorusturma konusu ne, ne soruluyor nedir bu
N.E: Ergenekonmus
I.C: Enteresan
N.E: Ergenekon terör örgütü üyeligi
I.C: Ergenekon terör Örgütü üyeligi
N.E: evet  
I.C: Enteresan...
Jandarma yapilan bu operasyonun nedenini Ismailaga silahli terör örgütüne yaptiklari operasyonun bir misillemesi olarak görüyordu. Ve olayi su sekilde anlatiyorlardi: Ismailaga'ya misilleme"Komplonun sebebi, Ismailaga silahli terör örgütüne yaptigimiz operasyonun cevabi, misillemesi diye düsünüyorum. Jandarma ola­rak emniyet bölgesindeki ismailaga silahli terör örgütüne yaptigimiz operasyondan sonra özellikle Yeni Safak ve Vakit gazetelerinde, bu operasyonlardan yola çikilarak Ergenekon'un bir ayagi Erzincan'da gösterilmeye çalisiliyor. Albay Dursun Çiçek 'in belgesinin hayata geçirildigi yerin Erzincan olduguna iliskin haberler çikmistir. Bu ha­berlerden sonra su anda Ergenekon terör Örgütünün üyesi olmaktan huzurdayim. Emniyet bu komplonun içine dâhil olmustur. Emniye­tinin komplosu geregince, Emniyet tarafindan bilinçli sekilde Çatalarmut Baraji'naki mühimmatlar önceden koyduruldu, mühimmatlarla jandarmanin iliskilendirilmesi saglandi. Dolayisiyla Ergenekon ile de iliskilendirilmesi saglanmis olacak ki bu suçla­mayla karsi karsiyayim."
Ilhan CIHANER ve Osman SANAL karsi karsiya buraya kadar gelinen noktada CIHANER Jandarmayla birlikte hareket etmis Irticayla Eylem Planini Erzincanda uygulamaya baslamaktan ve Ergenekon terör örgütüne yardim etmekten Osman SANAL tarafindan Bakanliktan alinan özel izinle ayni anda evi ve makami basildi. Basilma aninda kitabin yazarina verdigi röportajlarinda ve kitabin muhtelif yerlerinde böyle bir seyi bekledigini söylüyordu ama o anki saskinligi bunu sadece bir ihtimal olarak gördügü niteligindeydi. O an bunun bir eskiyalik oldugunu teslim olmayacagini, direnecegini götürmeye kalkisirlarsa bunun zor kullanmak olacagini söylüyordu. Osman SANAL ise bunun hukuki oldugunu, ellerinde gerekli izinlerin oldugunu ve görevini yapacagini söylüyordu ve ve nitekim SANAL dedigini yapti.
Cihanerin Sorgusu tüm itirazlarina ragmen kesintisiz alti saat sürdü ve birbirine yakin geneli Ergenekon agirlikli 26 soru soruldu sorulan tüm bu sorulari SANAL israrla sordu CIHANER ayni kararlilikla reddetti.
Sorulari genel çerçevesi Ergenekon terör örgütünden birileriyle görüstünüz mü? Dursun ÇIÇEKle ne gibi bire iliskiniz var, Dursun ÇIÇEKin hazirlamis oldugu Irticayla Eylem planiyla ilgili çalisma yaptiniz mi? Çiçek Erzincana geldi mi? Geldiyse görevi ne? Sizi ziyaret etti mi? Gizli tanik beyanina göre Ordu evinde kahvaltida bulustugunuz tespit edilmistir. Kahvaltida ne konustunuz?
Ergun SAYGUN’u resmi görüsmeler disinda gördünüz mü? Sorular bu ve benzeri geneli Ergenekon kapsamli sorulardi.
Tüm bu gelismeler Erzurumda yasanirken Ankara Toz dumandi. HSYK ve bakanlik ayri tellerden çaliyor. Adalet bakanligi uygulamanin hukuka uygunlugundan bahsederken HSYK da tam tersi durumdan sikâyetçiydi ve nitekim Tüm yargi kurumlari HSYK nin yaninda yer aldi ve Yargitay baskani GERÇEKER bir açiklama yaparak HSYK nin ve karalarinin yaninda olduklarini belirtti. Ayni gün ve saatlerde Cihaner Tutuklandi Sanal’in ise özel yetkileri alindi. Ve bundan sonra iki savci arasinda süren mücadele bundan böyle kurumlar arasinda sürmeye baslayacakti nitekimde öyle oldu Cihanerin tutuklanma kararinin çikmasindan sonra HSYK Sanal’in yetkilerini kaldirdi. Medyada amansiz bir haber maratonu basladi ve hemen aslinda var olan kutuplasma daha belirgin bir halde gün yüzüne çikti  SANAL cilar ve CIHANER ciler.
Ilginçtir ki; Adalet Bakanliginin kararlarinin elestsrmesine ragmen yazarin kendisine HSYK ile ilgili sordugu HSYKnin savcilari almasi ile ilgili yorumunuz nedir sorusuna ise cevabi: Uygundur Kurulun takdiridir. Kuskusuz, yetkide parelellik ilkesi geregi yet­kilendirdigi kisilerin yetkilerini geri almasi yasaya uygundur. Ayrica yerinde oldugunu da düsünüyorum. Söyle ki; Erzurum savcilarina göre sifatlari ne olursa olsun, CMK 250'de sayilan suçlarla ilgili so­rusturma ve hatta kovusturma bu mahkeme ve savciliklarca yapila­bilir. Yani Yüce Divan'da yargilanacak kisi bile olsa (Bakan, Basbakan vs.) iddiada bulunan, kimligini gizleyen bir kisinin ifadesi ya da ihbari üzerine gözaltina alinip evi ofisi aranabilir, tutuklana­bilir. Oysa bu yaklasim CMK 205/3 maddesini eylemli olarak yürür­lülükten kaldirmak ve 2802 sayili (Hakimler ve Savcilar Kanunu) yasayi görmezden gelmektir. Bu konudaki, görev suçu - kisisel suç ayrimi da geçerli olamaz. CMK 250. maddede böyle bir ayrim yok. Bu kadar agir bir yetki ve görev asimina karsi ne yapilabilirdi? Ya­sama dokunulmazligi olan birinin bu muameleye maruz kalmasi mi beklenecekti? Bu nedenle HSYK'nin yüksek yarg konumundaki üyelerinin takdirini degerlendirmek çok uygun olmasa da uygula­mayi yetki ve içerik bakimindan yerinde görüyorum.”
 Daha sonraki süreçte kitabin yazari Cihaner’in avukatlari araciligiyla Cihanere birtakim sorular sordu ve cevaplar hemen geldi.bu sorulardan özellikle birkaçina verilen cevapla bitiyor kitap.
 
“Benim üzerimden hakim ve savcilara, suç isleyen tarikat ve cemaatlere, muktedirlere dokunmayin seklinde çok güçlü bir mesaj verilmistir.

Benzer Kitaplar