Müfettis Safa çok korkunç
bir rüya görmüs ve bunun etkisiyle uyanmisti. Aldigi tehditlerden dolayi
psikolojisi bozulmus, bu yüzden de tedavi görüyordu.
Yakin arkadaslarindan
Komiser Rabim ve Yzb. Hüseyin ile görüsmesi gerektigini düsünüyordu. Ama
Hüseyin Amerika’da oldugundan istedigi her zaman görüsemiyordu. General Yener
ile görüsmüs ve derin devlet kamuflajina bürünen çetenin kaos ve kargasa
pesinde olduguna ittifak etmislerdi. Müfettis, Ergenekon ilgili bir takim
belgeler ele geçirmisti. Bu belgelerde ciddi iddialar vardi. Belgelerde
Ergenekon’un Icra Komitesi Baskani’nin Emekli Tuggeneral Veli KÜÇÜK, Abdullah
ÖCALAN’in ise Ergenekon üyesi oldugu yaziyordu.
Müfettis ’in telefonuna Sokrates
imzasi ile bir mesaj geldi. Mesajda bugün ögle saatlerinde Danistay’da kiyamit kopacagi
yaziyordu. Mesaji okuyunca Müfettis ‘in romatizma agrilari siddetlendi, dislerini
sikti, rahatlamaya çalisti. Bu esnada televizyondaki haber dikkatini çekti.
Haberde Doç.Dr. Necip HABLEMITOGLU’nun Ergenekon tarafindan öldürüldügü
söyleniyordu.
Önce Rasim ile görüsmeye
akabinde Danistay’da tedbir almaya karar verdi. Ülkede çok sey bilenlerin
öldürüldügünü biliyordu. Kendisine de birkaç defa suikast düzenlenmisti. Derin
çetenin silah ve uyusturucu ticaretini yaptigini, Pilot Necati, Kesire ÖCALAN
ve Abdullah ÖCALAN iliskisini bilen Ugur MUMCU’nun Ergenekon tarafindan
öldürüldügünü düsünüyordu.
Yakinda Cumhurbaskanligi
seçimleri vardi. Laikçi çevreler son kale olarak gördükleri köske basörtülü
birini çikarmamak için hakimleri ve askerleri kiskirtiyordu. Darbe beklentisi
içindeydiler. Her yerde mantar gibi ulusalci birileri çikiyor, ölme ve öldürme
yeminleri ediyorlardi. Vatansever Kuvvetler Güç Birligi, Ulusal Güç Birligi
Hereketi, Kuva-yi Milliye Dernegi vb. Birkaç hafta önce Cumhuriyet gazetesinin
bahçesine bomba atilmisti. Ülke gündemi ve medyada genis yer tutmustu.
Hovarda Bar’da tüyler
ürpertici bir suikast karari alinmisti. Veli Pasa, Danistay isinin
bitirilmesini istiyordu. Alpaslan ASLAN, Muzaffer Yüzbasi’ya söz vermisti. Bu
is karsiliginda bir milyon dolar alacakti. Cumhuriyit’e de bombayi bizzat
kendisi atmisti ve yakalanmamisti. Bu sefer basörtüsü ile ilgili karar alan
Danistay 2. Dairesi’nden bir hâkimi öldürecekti. 17 Mayis 2006 tarihinde Alpaslan
ASLAN, Glock marka silahla Danistay binasina girdi ve suikasti gerçeklestirdi
ancak kaçarken polisler tarafindan yakalandi.
Suikast esnasinda bina da
bulunan Müfettis hemen cinayetin islendigi salona gitti. 2. Daire Hâkimi
Mustafa Yücel ÖZBILGIN basindan vurularak öldürülmüstü. Diger hâkimler ise yaralanmisti.
Olayi ve katili görenlerden bilgi aliyordu. Binayi Oyak Güvenlik koruyordu.
Hemen güvenlik sefini çagirdi. Duydugu seyler ürkütücüydü. Çünkü X-ray cihazi
ve güvenlik kameralari çalismiyordu.
Müfettis, katilin kullandigi
ve Necatibey Caddesinde park halinde bulunan arabaya gitti. Araba da hamiline
yazili 20 milyarlik iki çek, Glock marka tabanca, 2. Daire üyelerinin
resimleri, Vakit gazetesinin “Iste O Üyeler” mansetinin internet çiktilari ile
Vatansever Kuvvetler Güç Birligi Baskani Taner ÜNAL ve Dogus Faktoring ortagi
Muzaffer TEKIN’e ait iki adet kartvizit
vardi. Arabanin arka tarafinda birsürü izmarit vardi. Katil yalniz degildi.
Müfettis arkadaslari ile
birlikte Terörle Mücadele Subesi’ne gitti. Rasim sorguya baslamisti. Avukat
Alpaslan ASLAN’in sorgulanmasina Müfettiste dahil oldu. Cumhuriyet gazetesine
bomba attigini, yaninda Osman YILDIRIM, Ismail SAGIR, Tekin IRSI ve Erhan
TIMUROGLU’nun bulundugunu itiraf etmisti. Atilan bombalar MKE üretimi ve KKK’na
aitti.
Hürriyet gazetesi yazari Emin
ÇÖLASAN’in esi olan Danistay Hakimi Tansel ÇÖLASAN “Allah’in askeriyiz.
Allahuekber” diyerek katilin ates ettigini söylüyordu. Ancak saldiriya ugrayan
hakimler bunu yalanliyordu. Bu süreçte basina düsen haberlerde ilginçti.
Gazeteci Tuncay GÜNEY, Tuggeneral Veli KÜÇÜK’ün Dogu PERINÇEK üzerinden
Abdullah ÖCALAN ile baglanti kurdugunu açiklamisti. Prof.Veli KÜÇÜK ile
Öcalan’in can cigerkuzu sarmasi resimleri vardi. Müfettis, meydani darbecilere
CIA ve MOSSAD usaklarina birakmayacagini söylüyordu.
Müfettis ve Rasim, Istanbul
yolunda yakalanan Osman YILDIRIM ve Ismail SAGIR’i sorguya aldi. Cumhuriyet
gazetesi ve Danistay saldirilarini itiraf ediyorlardi. Sabanci suikati sanigi
Mustafa DUYAR’in Veli KÜÇÜK tarafindan öldürtüldügünü söylüyorlardi. Yapilan
balistik çalismalar sonucu Rahip Santoro cinayetinde, Izmir’de ve Istanbul’da
iki polisin öldürülmesinde, PKK ve DEV-SOL operasyonlarinda kullanilan Glock
marka silahlarin seri numaralari ayni seridendi.
Türkiye’nin 1952 yilinda
NATO’ya girmesiyle ülkemizde CIA’e bagli bir örgüt kurulmustu. Bu örgüte bazen
Kontgerilla, bazen Özel Harp Dairesi, bazen de Özel Kuvvetlir Birligi
deniyordu. Müfettis Safa derin komployu çözdükçe yapinin üzerine gidiyordu.
Ancak sürekli tehdit aliyordu. Van Cumhuriyet Savcisi Ferhat SARIKAYA,
Semdinli’deki Umut Kitabevi bombalaninca Ergenekon’un üzerine gitmis ancak HSYK
tarafindan meslekten atilmisti. Kitabevini bombalayan askerler “iyi çocuklar”
denerek sahip çikilmisti.
Öldürülen Danistay Hakiminin
Kocatepe Camisi’ndeki cenaze merasiminde bakanlara tepki gösteriliyordu.
Laiklik ile ilgili ve hükümet aleyhine sloganlar atiliyordu. Adalet Bakani
Cemil ÇIÇEK saldiriya ugradi ve apar topar uzaklastirildi. Cenaze törenini
provake edenler, kisa saçli, genç ve hirçindi. Fiziksel yapilari askere
benziyordu.
Müfettis sorusturmayi
derinlestirdikçe bir sürü delil elde ediyordu. Deliller arasinda V.K. ve
Alpaslan ASLAN’in fotografi, silahlar, mermiler, bombalar, suikast ve darbe
planlanlari vardi. Ancak Ergenekon hiç duraklamadan hedefine dogru emin
adimlarla ilerliyordu. Alpaslan ASALN yedi asamali bir plandan bahsediyordu.
-
Cumhuriyet’e bombali saldiri
-
Danistay hakimine saldiri
-
Diyarbakir’da provakasyon
-
Misyonerlere yönelik saldiri
-
Orhan PAMUK, genelkurmay baskani, basbakan gibi flas isimleri suikast
-
Ülke idare edilemez hale getirilecek ve darbe servisi yapilacak.
12 Eylül 2006’da
Diyarbakir’daki Kosuyolu Parkinda bomba patlatildi ve 7’si çocuk 10 kisi
öldürüldü. Bir sürü de yarali vardi.
Necip Hablemitoglu’nu
öldürdügünü itiraf eden Ibrahim ÇIFTÇI, Küçük ve ekibinden sürekli tehdit
aliyordu. Ekim ayinda Izmir’deki Alsancak Kafe’de patlayan bombayla Ibrahim
ÇIFTÇI’ de öldürüldü ve susturulmus oldu.
Sürekli tehdit mailleri
alan, derin yapi ile ilgili bazi bilgileri bilen Hrant DINK 19 Ocak 2007’de
Agos Gazetesi çikisinda öldürüldü. Müfettis Safa hemen olayi arastirmaya gitti.
Kamera kayitlarinda ilginç bir detay buldu. Hrant’in katili ates etmeden önce
birisine bakiyor ve vur emri aliyordu. Müfettis vur emri verenin görüntüsünü
Istihbaratçi Mehmet YAVUZ’a gösterdi. Mehmet YAVUZ hemen tanidi ve Astsubay Satilmis
SAHIN oldugunu söyledi. Kisa sürede katilin Ogün SAMAST oldugunu da ortaya
çikardilar ve Samsun’da yakaladilar.
Ergenekon, Müfettisin
çalismalarini durdurmak için kizi Gizem’i kaçirdi. Nitekim basarili da oldular.
Kizi kaçirilinca Müfettis Safa ve esi Zahide’nin hayati allak bullak oldu.
Müfettis kizini aramaya basladi. Basbakan, MIT ve Emniyet görevlilerini
seferber etti ancak fazla ilerleme keydedilemiyordu. 3 ay geçti ama hala net
bir haber yoktu.
Ergenekon hiz kesmeden
planlarini uyguluyordu. Cumhurbaskanligina AK Partili birisinin geçmemesi için
eylemlerine devam ediyordu. Malatya’da üç misyoner biçaklanip öldürülmüstü.
Yüzbasi Hüseyin arastirmak için Malatya’ya gidecekti. Yaninda Müfettis Safa’yi
da götürdü. Bu olaylar esnasinda Cumhuriyet mitingleri düzenleniyor, hükümet
baski altina alinmaya çalisiliyor ve darbe çigirtkanligi yapiliyordu.
Mitinglere CHP lideri Deniz BAYKAL ve DSP lideri Zeki SEZER destek veriyordu.
Sener ERUYGUR ve ADD’ciler memleketin battigini iddia ediyordu. ATO Baskani ve
Mason Locasi üyesi Sinan AYGÜN her hafta istatistikler açiklayarak ekonominin
battigini iddia ediyordu.
Müfettis ve Hüseyin,
Malatya’da misyoner cinayetinin arkasindaki sir perdesini hemen aydinlatti.
Bütün cinayetlerde oldugu gibi bu cinayetin arkasindan da JITEM çikti. 27 Nisan 2007’de Genelkurmay
internet sitesine Hükümeti tehdit eden bir bildiri konuldu. Medyada e-muhtira
olarak yer aliyordu. Hükümet e-muhtiraya çok sert tepki gösterdi ve askere
agzinin payini verdi.
Meclis Cumhurbaskanini
seçmisti. Ancak Anayasa Mahkemesi 367 kararini vererek Abdullah GÜL’ün
Cumhurbaskanligini düsürdü. Ülke gergindi. Basbakan Ergenekon operasyonunun
dügmesine basmak için genel seçimlerin beklenmesi talimatini verdi. AK Parti
genel seçimlerde %47 ile tek basina iktidar oldu. Seçimlerden sonra hükümet
sorusturmayi hizlandirdi. Yeni belgeler ortaya çikiyordu. Ergenekon ile
baglantili birçok kisinin evinde ve beglantili derneklerede arama yapildi.
Özellikle Fikret EMEK’in evi cephanelik gibiydi. Ergenekon’un PKK, DHKP-C,
Hizbullah gibi terör örgütleri ile olan baglantilari ortaya çikiyordu.
Sonunda Müfettis ve Hüseyin,
Veli KÜÇÜK’ün de evine girdiler. Ergenekon ile ilgili belgeler elde ettiler ve
Veli Pasayi da sorguladilar. Akabinde tutuklamalar hiz kazandi. 21 Subat 2008
Persembe günü 4. Dalga operasyon yapildi ve bir sürü üst düzey kisi tutuklandi.
14 Mart 2008 Sali günü
Müfettis sok edici bir haber aldi. Yargitay Cumhuriyet Bassavcisi Abdurrahman
YALÇINKAYA, AKP hakkinda kapatma davasi açti. 11 Hâkim %47 oy almis bir
partinin faaliyetlerine son verebilirdi. AB esigindeki bir ülke resmen
demokrasi sinavi veriyordu. Genelkurmay internet siteleriu kurduruyor, bu
sitelerdeki iddialarla kapatma davasi açiliyordu. Cumhuriyet ve Aydin DOGAN’in
gazeteleri de yangina körükle gidercesine haber yapiyordu.
Ergenekon’un disarda kalan
yapilari ülkeyi kaosa sürüklemeye, kargasa çikarmaya ve darbe zemini
hazirlamaya devam ediyordu. Fenerbahçe Orduevinden çikmayan Sener ERUYGUR,
orduevindeki ofisinde “ELDIVEN” kod isimli darbe planini hazirlamisti. Bu
durumu ögrenen Müfettis, Basbakan dahil tüm yetkililere haber verdi. Hemen
operasyonun baslatilmasina karar verildi ve 1 Temmuz 2008 operasyonu ülke için
dönüm noktasi oldu. Eruygur’un ofisinde yapilan arama da Ergenekon semasi,
Eldiven adli darbe plani dâhil olmak üzere bir sürü döküman ele geçirildi.
15 Agustos Cuma günü
Hüseyin, Ergenekon’un silah depolarindan birini tespit etti. Çengeldere Cad.
Turaboglu EMLAK bürosunun arka odasiydi. Yapilan arama da gizlilik dereceli
evraklar, silahlar ve bombalarin bulundugu 40 sandik bulundu. Öldürülen Bnb.
Cem ERSEVER’in arsivi ve tabancasi da bu depodaydi. JITEM kurucusu Arif
DOGAN’da sorguyu alindi.
Hüseyin’in gayretleriyle Müfettis
‘in kaçirilan kizi Gizem bulundu. Müfettis sevinçten havalara uçtu. Artik
kendine gelmisti. Esi Zahide de bir süredir rahatsizdi. Kizinin bulunmasi
Zahide’yi de kendine getirdi.
26 Temmuz’da iddianame 13.
Agir Ceza Mahkemesi tarafindan kabul edildi. Müfettis dava durusmalarini takip
etti. Türk Gladyosunu yargi önüne çikarmanin mutlulugunu yasiyordu. Saniklar
haklarindaki iddialari inkar edip yalanlamaya çalisiyordu. Deliller ise çok
açikti. Ama müfettisin isi henüz bitmemisti. Yargidaki, siyasetteki, madyadaki
Ergenekoncular henüz ortaya çikmamisti.
ERGENEKONUN SIFRELERI
ALI ERKAN KAVAKLI
NESIL YAYINLARI
2013