Devletli olmak hegemonyasinin 1990'li yillarda
sivil iradeye yenik düsmesi oldugundan, üniforma
denilen nesneyi üzerine geçirmenin dogaüstü
bir güç veriyor olmadiginda
bu hegemonyanin yargiya ve sivil iradeye yenik düstügünden bahsetmektedir.
Susurluk kazasinin Türkiye’nin gündemini degistiren
ve aylarca gündemine oturan bir kaza oldugundan
bazi çete üyelerinin memleketlerine gittikleri zaman bir kahraman edasiyla karsilandiklarindan bu kisilerin devlet
adami muamelesi gördüklerinden bahsedilmektedir. Bu süreçte zamanin basbakani
Erbakan Susurlugu bir fasa fiso olarak degerlendirmis, Çiller ise olaya adi karisanlari
birer kahraman ilan etmistir.
Bu ararda
dokunulmazliklarinin kaldirilmasi söz konusu olan Agar
ve bucak hakkindaki fezleke 4 ay sümenalti
yapildiktan
sonra TBMM ye gönderilmistir.
TBMM SUSURLUK KOMISYONUNDA
1997 Susurluk
kazasi dönemi TBMM Susurluk Komisyonu'na ifade verenlerle baslamis. Komisyon birçok
kez toplanmistir özel degerlendirmelerde
bulunmustur.
Susurluk dönemi sürecinde
mafya-çete iliskilerine karisan
siyasetçi
ve bürokratlardan
bahsedilmeyip, Devlet'in ülkücüleri kullandigi, "1970'lerde Sag-Sol çatismalarinin
Devletin bazi güçleri tarafindan baslatildigi " görüsüne yer verilmistir. Özal ailesine yakinligi ile taninan
Teyfik Agansoy’un, öldürüldügü sirada dönemin Basbakani
Tansu Çiller'in
korumalarinin yaninda bulunmasina dikkat çekilmistir.
Bu vakia ise ülkemizde yasanan Bazi emniyetçilerin-mafya- politikaci beraberligini
örneklendirmis.
Komisyona ifade veren Çatli'nin
arkadasi
olan Oral Çelik, Çatli ile birlikte devlet tarafindan görevlendirildiklerini,
kendilerinin Asala'yi bitirdigini ve yurt disinda
birçok eylem yaptiklarini söylemistir. Meral Çatli,
esinin Almanya'da Kenan Evren'le görüserek, Kirci'nin
cezasini kaldirttigini,
Devlet için çalistigini ve Alparslan Türkes için
pazarlik
yaptigini söylemistir.
Istihbarat Daire Baskan Yardimcisi
Hanefi Avci'nin açiklamalarinin Susurluk'a bomba gibi düsmüstür.
Hanefi Avci Devlet baglantili
teskilâtlardan bahsederek, JITEM'e, Eymür'e, Agar’a
ve Eken'e bagli dört ayri çetenin oldugunu söylemistir.
Emekli Jandarma Genel Komutani Teoman
Koman, basin yoluyla Avci'ya cevap vermis, JITEM diye bir resim
kurumun olmadigini
söylemistir.
A.Cem Ersever, emekli Binbasi, Istihbarat uzmani olmustur. Kontrgerilla
faaliyetlerinde uzmanlasmis
olan Ersever, PKK'ya karsi
savas içerisinde çok büyük tecrübeler kazanmistir.
4 Kasim
günü Ankara-Kirikkale yolu üzerinde
ensesinden bir kursunla vurulmus olarak bulunmustur.
A.Cem Ersever’in söylemeye
çalistigi sey, çetelesmenin, Devlet içindeki
suiistimallerin, Susurluk kazasiyla ortaya çikan karmasadir.
O kendi deyimiyle sunlari söylüyordu:”
Elde edilen bilgilerden bir sonuca varamamak demek, meseleyi bilmemek demektir.
Ben istihbaratin mükemmel bir sekilde alindigi görüsündeyim. PKK'nin nerede, ne zaman, ne
yapacagini, Devletin bildigi görüsündeyim. Klasik
istihbarat ile de ögrenmeye gerek yoktur. Çünkü PKK, her yilsonunda bir yillik
planini belirleyerek bunu da bir aylik, üç aylik dönemlere böler. Örnegin herhangi bir yerdeki
x sahsin öldürülecegini bunlara yazar. Hangi
karakolun basilacagini bile bunlara yazar ve
kendi teskilâtinda bunlari yayinlamistir.
Çesitli operasyonlarda bu
belgeler, gruplarin üzerinde ele geçirilir. Benim Devletim de bunlari alir,
okur, tahlil eder. Bakiniz bu çok ciddi bir seydir. Ben demek istiyorum ki, burada dokuz yildir PKK bir yil önceden neler yapacagini plânliyor, yaziyor, Türkiye' ye gönderiyor.”
BIR ÇOCUK DOGDU, ADI AHMET CEM ERSEVER
A.Cem Ersever,
1950 yilinda ailenin üçüncü çocugu olarak dünyaya
gelmistir. Ilkögrenimine Ankara’da
baslayip, ögrenimini
Istanbul‘da bitirmistir. Orta ögrenimini
Ankara’da tamamlamistir. Ilk tercihini kitlelere yakin olmak için, Ankara
Basin Yayin Yüksek Okulu'ndan yana kullanmistir.
Bir yil sonra Ersever, Ankara Iktisadi
ve Ticari Bilimler Akademisinde ögrenimine baslamistir.
1969 yilinda Kara Harp Okulu sinavlarina girerek, askerlige
ilk adimini
atmistir.
Zaten asker kökenli bir aileden gelmistir.
1972'de Kara Harp Okulu'nu bitiren
Ersever artik askerdi. A.Cem Ersever, 1972/69 sicil numarasiyla ayni yil Istanbul'da
göreve
baslamistir.
1980’li yillarda güneydoguya
kidemli
yüzbasi rütbesiyle tayini çikan A.Cem Ersever PKK amansiz mücadelesine burada
baslamis
ve PKK ‘YI
burada en ince ayrintisina kadar tanimistir.
11 yil
görev
yaptigi bu bölgede adi birçok olaya karismistir.
Özellikle
Silopi’de
PKK ya karsi
verdigi amansiz mücadele sonucunda en büyük hedef haline gelmistir.
MHP li oldugu söylenmis ve görüslerini yaydigi ileri sürülmüstür.
Bir olayda ise vatandaslarin üzerine ates açarak birkaç kisinin
yaralanmasina sebep oldugu gerekçesiyle
hakkinda
sorusturma açilmistir.
PKK’lilara
iskence yapmistir
ve terörü önleme
yöntemi oldukça serttir” bu olay daglarda basladi.
daglarda bitmeli. demistir. bu dönemde
apo'nun ilan ettigi ateskesin PKK'nin
içine düstügü açmazdan kurtulmak için bir taktik oldugunu
düsünmüstür.
Ahmet Cem Ersever 1993 yilinda istifasini vermistir.
SILOPI AYAKLANMASI
Silopi ayaklanmasi ile ilgili sorusturma
baslamis
sorusturma sonucu bir rapor hazirlanarak
yetkili makamlara ulasmistir.
Raporda: Kendisinin tasli sopali 45 kisilik bir grup
tarafindan
saldiriya
ugradigini bölük merkezinde bulunan eratin toplulugu
durdurmak maksadiyla havaya ates açtigini söylemistir.
IÇINDEKI HAYVANA MAGLUP OLDUGU YER
CHP Mardin Milletvekili Nurettin Yilmaz, bu olaya
en çok tepki gösteren isimlerden biri olmustur. Tüm
gücüyle
A.Cem Ersever’in ceza almasi için çalismistir.
A.Cem Ersever içindekiler korkusuzca söyle aktarmistir.
Burasi
komünist Ecevit'in diyari degil, Ortadogu Gazetesi okumayan kalmasin CHP’LI olanlar komutanligima ugramasin. Burasi Basbug Türkes in diyaridir.
ON BIR ILDE TAHKIKAT
YETKISI
Bu olaylardan sonra Içisleri Bakani tarafindan A. Cem Ersever, Içel, Hatay, Urfa, Edirne. Gaziantep, Mardin,
Kirklareli ve Izmir ilerinde kaçakçilik konusunda tahkikat yapmak için görevlendirilirdi.
TERÖRDEN KAÇAKÇILIGA
O dönemin büyük kaçakçilarindan olan Nejat Söylerle
diyalog giren A.Cem Ersever kaçakçilik konusunda iyi bir firsat yakalamistir.
Türkiye’de transit tasimaciliginda sahtekârlik yapildigini orada ögrenmistir.
1978 yilinin Aralik ayinda N. Söyler'in sahip oldugu Ortadogu Nakliyat sirketinin bir aracinda 2500 civarinda silâh Gaziantep'te yakalanmistir. Bu olay A.Cem Ersever’in düsüncelerini dogrulamistir. Bu firsattan yaralanan A.Cem Ersever kaçakçilikla
iliskileri olan Çellolari, Hasan Kara gülleyi ve gümrük
teskilatindakilerin kimler oldugunu
ögrenmeye çalismisti
ve kullandiklari kase ve mühürleri A.Cem Ersever’e vermistir.
Böylelikle
A.Cem Ersever ögrendigi
bütün
bilgileri gerekli yerlere aktarmistir
ve kaçakçilik
önlenmeye
çalisilmistir.
YENI BIR AYAKLANMAYA HAZIRLANIYORDU
A.Cem Ersever kendi lisaniyla ilçemizdeki bütün devlet memurlarini
uyari olarak sunlari söylemistir. “Sagci ve solcu olarak bölünmeyiniz çarpik ve sapik
fikirlere ragbet
etmeyiniz. Yurdumuzda anarsi ve terörizmi körükleyenlere alet olmayiniz.” Bu uyari yeni bir ayaklanmaya sebep olmustur.
ERSEVER MIT'E KARSI
Karadeniz'deki görevi
sirasinda kaçakçilikla ilgilenen A.Cem Ersever MIT'ten bazi kisilerin
de kaçakçilikla iliskilerinin oldugunu ögrenmistir.
A. Cem Ersever, bu olayla ilgili bilgilerini söyle anlatmistir.
Kaçakçi,
çok yüksek maliyetteki malini denizden veya karadan, ilgililerin haberi olmadan
asla geçiremezdi. Karadan veya denizden giris ve çikislarda kaçakçiliginda mutlaka haberi vardir.
A.Cem Ersever’e göre önemli olan, kaçakçilikla mücadelenin ilk adiminda sunu söyleyebilmektir.
Kaçakçiya milyonlara patlayacak veya netice olarak yine kaçakçiya mültimilyoner
yapacak olan bir malin çikarilmasi tesadüf olamaz. Ancak, (Aman bize lâf
gelmesin, adimiz sagda solda tecrübesiz diye duyulmasin, hem yerimizde rahatsiz, sonra tayin ettirirler, sonra
kör kursuna
gideriz, vs.) düsünerek zihniyetsizce hareket eden devlet görevlilerinin neticesinde bu
duruma gelinmistir.
Ama aksini düsünen
devlet görevlileri ise gericilikle,
cahillikle, asiri
ataklikla suçlanmislardir. Dogu ve Güneydogu hudutlarimiz disinda zorla geçis hiçbir yerden tatbik
edilemez. Sahillerimizin ise hiçbir yerinden kaçakçilar
zorla, mal geçirmeye çalisamazlar. Bu güne kadar böyle bir olay yasanmamisti. O zaman denizlerimizdeki
kaçakçiligin
müsebbipleri tipki gümrük sahasindakiler gibi ilgili kisilerdi diye belirtmis.
JITEM'I NEDEN
KURDUGUNUN TEORISI
Yasadigi aksakliklar A.Cem Ersever’i hizla
yeni arayislara
sürüklüyor
mudur? Yetersizlikler, kisitlamalar
onu baska teorileri üretmesine itiyordu. PKK ile mücadelesinde
kendisince tespit ettigi yetersizlikleri, tikanmisliklari çözmeliydi.
Bu sürede. APO ve Celal Talabani’n ateskes istemeleri ile
gelisen olaylar A.Cem Ersever’in
dogru oldugunu kanitlamistir.
Kisaca PKK ile mücadelede hala bir strateji olusturulmadigini, TC’yi yönetenlerin Celal Talabani’n tezgâhladigi ateskesten medet umduklarini,
TC olmayan Kürt sorunun kendine dert edinmesi Talabani’n serrinden
kurtulmak için Kuzey Irakli Kürt Partilerinin Kürdistan birlik
partisi adi altinda toplanmalari. Böyle açiklamistir.
ERSEVER'IN JITEMI KURMA GEREKÇELERI
A.Cem Ersever’in Jitemi kurma sebeplerinden bazilarini
söyle
siralayabiliriz.
- Terör hakkinda ne bildigimiz.
- Hangi stratejilerin ürünü oldugu.
- Kürtçülügün geçmisini bilip bilmedigimiz.
- Apo kimdir, PKK nedir?
-Türk kardesiyle omuz omuza
savasarak Türkiye Cumhuriyetini kuran Kürt
ve yan yana kefensiz yatan sehitlerin evlâtlarinin hangi tezgâhlara düsürüldügü.
- Kuzey Irak'ta neler oldugu.
- Celal Talabani kim oldugu.
- TC ile Kuzey Irakli güçlerin iliskileri
neler oldugunu.
- Apo silâhlari birakip birakmayacagi.
- Kürtçülügün Türkiye'de nereye gittigi gibi.
MAFYALASAN BASIN POLITIKACILAR
1993 yilinda PKK'li teröristler,
Bingöl, Elazig karayolunu keserek 33 er-erbas ile 7 vatandasimizi katledip 23 kisiyi
de kaçirmislardir.
Birkaç gün sonra,
saldiran gruplardan biri ile temas saglanarak, çikan çatisma sonucu 10 terörist
ölü olarak ele geçirilmistir, kaçirilanlardan 22'si kurtarilmistir. Bu olay üzerine
Aponun Pkk’yi toparlayabilmesi için silah birakti haberler ortaya çikmistir. Bazi gazetelerde Aponun
silah birakmasi ile ilgili sür mansette yayinlanan haberler çikmistir. Bazi gazetelerin haber ve
makalelerinde kisa bir süre önce
silâh birakma aldatmacasindan dolayi APO'yu gaflet içinde alkislayan gazeteler, katliam
karsisinda sok geçirerek "katliam" mansetleri atmislardir. Alt basliklarla da ise "ateskesin taktik oldugu
ortaya çikti"
haberlerini yazarak
içinde bulunduklari gafleti gizlemeye çalismislardir. APO'nun oyunlarina gelen basyazarlar ve köse yazarlari, "APO sözlerini tutmadi, simdi çok ayip etti," diyerek
bu konuda ne kadar bilgisiz olduklarini göstermislerdir. Hükümet yetkililerinin basinda yer alan konusmalarda, insani çileden çikaracak cinsten sözlerdi. Koltugundan olma korkusu bas gösterdiginden dolayi halkin gözünün içine baka baka yalanlar söylemislerdir.
JITEMI TASARLADI
JITEM nasil ve hangi amaçla kurulmustur.
böyle
bir teskilât TSK’da resmi olarak faaliyet göstermis
midir?
Ersever'e yaptigi tüm bu çalismalar
yetmemeye basladi ve dahasi jandarma içerisindeki istihbarat
biriminin görev ve sorumluluk alanlarinin genisletilmesi, bu
birimin görev ve sorumluluk alanlarinin
genisletilmesi, bu birimin özgür
bagimsiz
olmasi
yönündeki
çalismalara itmistir
onu. Jandarma istihbaratinin terörle mücadelede de rol almasini savunmaya ve
çalismalarini bu yönde yönlendirmeye baslamistir.
Üstleri
ile olan iliskilerinde buldugu her firsatta
terörle
mücadelenin
istihbarat bünyesinde olmasini dile getirmistir. Bu çabanin
sonucu istihbarat birimi "JITEM " adi altinda genisletilmistir.
Istihbarat birimlerindeki aksakliklarin
nedenleri hakkinda o dönemde yasanan olaylardan örnekler
verilerek bir öneri raporu hazirlamistir.
JITEM'IN KURULUSUNA YÖN VEREN RAPORDA NELER VARDI?
Ülkemizde yapilan
kaçakçiligin
birkaç
yoldan ve yine belirli kisilerce yapildigi bilinmektedir. Zabitanin
yetersizligi de dikkate alinarak normal siyasi hayata dönüldügü zaman kaçakçilikla daha etkili bir biçimde
mücadele
edebilmek için yurt içinde ve hatta yurt disinda
faaliyet gösterebilecek imkân ve kabiliyette, denetlemeye yetkili bir
kaçakçilik istihbarat operasyon merkezinin kurulmasi yararli olacaktir.
Ulasim kolayligi nedeniyle kaçakçilik olaylari yaygin hale gelmistir. Mahalli zabitanin
zafiyeti burada da söz konusu olmustur. Yayginlasan
kaçakçilik olaylarinda araç ve gereç, koordinasyon ve maddi imkân
açisindan
zorluklar çikarmakta, bazi durumlarda ise özellikle zorluklar çikarilmaktadir.
Emniyet Genel
Müdürlügü
bünyesinde
41 ilde kurulusu bulunan kaçakçilik, Istihbarat Daire Baskanligi teskil edilmistir.
Bu baskanlik;
Silâh
ve mühimmat
kaçakçiligi, Mali sube, Gümrük, Tarihi eser, Döviz, Sahtecilik,
dolandiricilik, Narkotik Sube, Istihbarat Sube
bölümleri
dört kisimdan meydana gelmistir. Bu bölümler arasinda koordinasyon noksanligi kendini göstermistir. Sonuç olarak
kaçakçilik, adi zabita ve siyasi olaylardan haber bekleme yerine haberi arastirma
yöntemi
olarak kullanildigi takdirde verimli bir çalismanin
temelleri atilmis
olacaktir.
Yeni kurulmus
bulunan kaçakçilik istihbarat koordinasyon merkezinde teskil
edilecek istihbarat degerlendirme ve operasyon ekibi sonuca ulasmayi
saglamaya çalisacaktir.
Bu ekipler narkotik, siyasi, mali ve diger kaçakçilik
konularinda
sinirlar
göz
önünde
bulundurulmaksizin faaliyet gösterecekler ve operasyon yaptigi ilin il alay komutani ile irtibatli
olacaktir.
Sonuç
olarak sistem çalismamaktadir.
Sistem böyle
devam ettigi sürece, Jandarma Genel Komutanligi Istihbarat ve Asayis Baskanligi, bulabildigi haberi sadece arsivlemekle
devam edecektir. Artik (JITEM), kâgit
üzerindeki
çalisma sistemi ve örgütlenmesi
kesin olarak meydana getirilmistir.
ÖLÜME ÇEYREK KALA, EMEKLILIGI
PKK'ya karsi mücadelenin devletin baskisi
ile olmayacagin
anlayinca,
bu mücadeleyi
emekli olup, sivil olarak sürdürmeye karar vermistir. Sivil hayat zordu. Bir yanda çekindigi
bazi
güçlerden korunmaya çalismaktadir,
diger yandan da askeri üniforma içerisinde yapamadigi faaliyetlerini organize etmektedir. Ancak hesap
etmedigi güçlükler karsisina çikmistir
bunlardan bir taneside geçim sikintisi olmustur.
Çünkü dönemin
TBMM Baskani Hüsamettin Cindoruk'un güvenlik
danismani
olmayi
umut etmistir ve maddi sikintisini bu danismanlik
görevinden
alacagi ücretle
gidermeyi plânlamistir.
Fakat Ersever bu göreve getirilmemistir.
VEDA
Geçen zamanlarda
A.Cem Ersever bos durmamis
dergiler yayinlamaya çalismis, kitaplar yazmistir
iki kitap yazmis üçüncüsünü bitirmek üzereyken 1993 yilinda Ankara’da kaçirilarak öldürülmüstür.
Çok seyler
söylenmistir
ölüm nedenleri ile ilgili olarak. Kimilerine göre Ersever'in öldürülme nedeni Sam'daki
Kemanci
adini
verdigi ve yayinlamayan kitabi olmustur. Kimilerine
göre de farkli sebeplerden dolayi öldürülmüstür.