1200 YILLIK SÜRGÜN

1200 YILLIK SÜRGÜN

Fevzi BOZKURT
Psikoloji


Selenge yayinlari tarafindan 2013 yilinda basimi gerçeklestirilen Doktor Ahsen BATUR'un ''1200 YILLIK SÜRGÜN''  isimli kitabini okumanizi tavsiye ederim.
 
Doktor Ahsen BATUR kitabinda kisaca;  “1200 Yillik Sürgün -‘Türk’ Sözünün Hazin Serüveni”, adindan da anlasilacagi gibi  “Türk” sözünün 1200 yillik serüvenini anlatiyor. Ilk ne zaman kullanildi? Neden sürekli kullanilmadi? Kurulan Türk
devletlerinde  “Türk”  sözünün yeri,  dönemlerinin bütün kaynaklarini tarayarak sebep-sonuç iliskisini veriyor ve sonunda ölü topragi serpilmis Türk’ün  “DIRILIS’’ine geliyor.   Dr. Ahsen Batur’un “Türk Sözünün Hazin Serüveni” ni  “1200 Yillik Sürgün”, Göktürk Devleti’nin yikilmasindan Jön Türkler’in ortaya çikisina kadar geçen sürede yasanan “etnik hafiza kaybi”ni anlatiyor. Kitap, özellikle Türklügü tasfiyenin tartismaya açildigi bu günlerde, kimliksiz devletlerin akibeti konusunda rehber olmayi amaçliyor.
    Batur’un kitabinda altini çizdigi önemli ayrintilardan biri de Osmanli’ya diplomat, yönetici ve bürokrat yetistirmek için kurulan Enderun’a Rum, Ermeni, Bulgar, Hirvat, Bosnak vs. alinirken bu “akademi” nin kapisinin Türkler’e kapatilmis ve devletin asli sahiplerinin bir anlamda “cehalete” mahkûm edilmesi. Türkler’e “savasta ölmeye yarar” gözüyle bakilmasi.
Türk’ün 1200 yillik sürgününü anlattiktan sonra bugünü de analiz eden Batur, AKP ile Osmanli arasinda Türklük açisindan hiçbir fark olmadigini ileri sürdükten sonra söyle yapiyor kitabinin finalini:
    Türk kelimesini sürgüne göndermeyi basarabilirler mi? Hiç sanmiyorum... Osmanli’nin 600 yilda basaramadigi seyi gelip geçici hükümetler hiç basaramazlar.
Ahsen Batur’un Ahmet Vefik Pasa’dan aktardigi su anekdot “kimligi” sürgün edilen bir milletin acikli halini anlatmaktadir..
    “Ahmet Vefik Pasa, Bursa Valisi iken (1880) ilçeleri teftise çikiyor. Pasa, ugradigi bir ilçede, halkla sohbet ederken, etnik kökenlerini soruyor; aldigi cevaplar konustuklarinin Çerkez, Arnavut, Bosnak, Gürcü vb. olduklarini gösteriyor. Sordugu soruya utanarak, cevap vermek isteyen bir ihtiyara, ‘hangi milletten’ oldugunu israrla söyletmek isteyince, o, bir kabahat ifsa ediyormus gibi ürkek, titrek bir sesle, ‘Ben Türk’üm efendim’ diyor. Bunun üzerine Pasa ”Niçin sikiliyor saklaniyorsun? Türk olmak kabahat mi? Bak ben de Türküm“ diyor. O titrek ihtiyar birden canlanarak,” Sahi sen de Türk müsün? Demek Türk’ten Pasa da olurmus ha’’ diye sevinç ve hayretle karsilik veriyor!”
     Hasan Cemal’in Türk Milliyetçiligi’ne karsi dinmeyen öfkesinin sifreleri de var Ahsen 
 
Batur’un “1200 Yillik Sürgün” ünde.
 
    Adini söylemekten korkmayan yedi hükümdar
Türk Tarihi boyunca “Ben Türk’üm” diyebilen iki devlet ve yedi hükümdar belgeleyebilmis Ahsen Batur. O iki devletten biri Göktürkler, digeri de Mustafa Kemal’in kurdugu Türkiye Cumhuriyeti.
Göktürklerin yikilisindan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulusuna kadar geçen 1200 yillik “sürgün” sirasinda Türklügünü inkar etmemis o “hükümdar” lara gelince;
“Bi’dat tanimadiklari için Tanri bugün Türkleri yüceltmistir.  Türklerin idarecileri, katipleri ve memurlari hep Horasanli olmalidir ki, Türklerin isleri bozulmasin,  diyen Selçuklu Sultani Alparslan,
Kendisine elçi olarak gelen seyhin okudugu hadisi dinledikten sonra “Ben Türk’üm ve Arapçayi az bilirim” diyen Emir Timur,
Bir Türk alfabesi hazirlayan (dil elden gidiyor diyen Naksibendilerin gazabina ugrayan) Babür, Türk alimlerin yetistirdigi idealist bir “Türkçü” olan Genç Osman, Türkçe bilmeyen Tunuslu Hayreddin Pasa’ya “Pasa pasa ben Türküm ve Türk kalacagim” diyen Abdülhamid, Ve “Ferganali, Buharali, Taskentli, Aksabatli, Kasgarli, Almatili, Biskekli, Düsanbeli, Urumçili de ayni vatanin evladidir. Sonuçta ayni atanin çocuklariyiz. Düsmanin oyununa gelmeyelim ve ölene kadar Ulug Türkistan davasina hizmet edelim. Ben Buhara emiri, Özbeklerin Mangit boyundan sayilirim ve gerçek Türküm...” diyen Buhara Emiri Said Halim Han.
            Sonuç olarak kitap özetle; Gök-Türkler'den sonra "Ben Türk'üm" diyen hükümdar sayisinin  yalnizca yedi oldugunu, bunlarin:  Sultan Alpaslan, Harezmsah Muhammed, Timur, Babür, Hüseyin Baykara, II. Abdülhamid ve son Buhara hani Said Alim Han oldugunu anlatiyor. Ve bu hükümdarlarin hüküm sürdügü devletler disinda 1200 yillik tarihimizde ‘’Türk’’ kelimesini neden kullanmadigimizi-kullandirilmadigini anlatmaktadir
 
 
                                                                         Sevgiyle kalin ...
 

Benzer Kitaplar