[video width="720" height="720" mp4="http://kitapozeti.de/wp-content/uploads/2017/11/WhatsApp-Video-2017-11-09-at-22.51.40.mp4"][/video]
10Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, büyük önder Atatürk’ü, 10 Kasim 1938 günü saat dokuzu bes geçe yitirdik. Onu yitirisimizin üstünden tam 74 yil geçti. Onu her yil her 10 Kasim’da daha fazla özledik, her yil 10 Kasim’da daha fazla özlüyoruz. Ilkelerine bagliligimiz her geçen 10 Kasim daha da artiyor. Evet, yine bir 10 Kasim günü ve biz yine buradayiz. Büyük önderimizi aniyoruz.
Her yil 10 Kasim’la baslayan hafta, yurdumuzda “Atatürk Haftasi” olarak degerlendiriliyor. Bu hafta içinde; Atatürk’ün yasami, yurtseverligi, devrim ve ilkeleri anlatiliyor. Ata’nin daha iyi tanitilmasi amaciyla açik oturumlar düzenleniyor. Radyo ve televizyonda, Atatürk’ün konusmalari kendi sesinden dinletiliyor ve Atatürk’le ilgili filmler gösteriliyor.
Atamizi her 10 Kasim günü, tüm yurtta törenlerle aniyoruz. Bu törenler her zaman duygu dolu anlara taniklik eden yurttaslarimizla birlikte tam bir ruh haliyle yapiliyor. Dünyada hiç bir lidere nasip olmayan bir baglilikla geçen bu törenlerde Atamiza borcumuzu biraz da olsa ödemis oluyoruz. Esasinda bizlerin de Atamiza gösterdigi hedeflere bagli kalarak görevimizi yapmamiz gerektigi açiktir.
ATATÜRK’ÜN YASAMI
Selanik’te Ahmet Subasi Mahallesinin Islahane Caddesinde iki katli pembe boyali bir ev vardi. Bu evde Ali Riza Efendi ile Zübeyde Hanim otururdu. 1881 yilinda bir ogullari oldu. Adini Mustafa koydular. Mustafa sari saçli, mavi gözlü bir çocuktu. Bütün çocuklar gibi Mustafa’nin çocuklugu da mahallede komsu çocuklari ile güle oynaya geçti. Mustafa, Semsi Efendi Okuluna basladi. Kisa bir süre sonra babasi Ali Riza Efendi öldü. Güç kosullar altinda ögrenimini sürdüren Mustafa, bugünkü askeri ortaokul dengi olan Askeri Rüstiye’ye basladi. Orta kismi basari ile bitirdikten sonra lise dengi olan Manastir Askeri Idadi’sine yazildi. Derslerine düzenli olarak çalisan Mustafa Kemal liseyi bitirdi. Istanbul’a gelerek Harp Okulunun piyade sinifina girdi. Üç yillik ögrenimini basari ile sona erdi. Kurmay subay yetistirilmek üzere Kurmay Okulu’na seçildi.
Mustafa Kemal, bu okulda gelecege yönelik tasari ve ileri düsünceleriyle kendini tanitti. Basarili bir ögrenimden sonra Kurmay Yüzbasi oldu. Zamanin padisahi II. Abdulhamit’in gizli polisleri Mustafa Kemal’in ileri düsüncelerini, arkadaslari ile yaptigi tartismalari, O’nun özgürlük ve siyasal konulardaki düsüncelerini padisaha bildirmislerdi. Mustafa Kemal ve arkadaslari bu nedenlerle Yildiz Sarayi’nda sorguya çekildiler. Mustafa Kemal bir süre tutuklu kaldi. Fakat suçlu görülmedi. Ancak düsünceleri tehlikeli sayildigi için, baskentten uzaga Sam’da bulunan Besinci Orduya gönderildi.
Mustafa Kemal, Sam’da arkadaslari ile birlikte Vatan ve Hürriyet adli gizli bir dernek kurdu. Sonra gizlice Makedonya’ya geçti. Selanik’te Vatan ve Hürriyet Dernegi’nin bir subesini açti. Dernek, padisahin baski yönetimine karsi kurulmustu. Bu nedenle yapilacak çalismalarin gizli olmasi gerekiyordu. Sam kenti disindaki yerlerde bulunan subaylarin da dernege katilmalari için Mustafa Kemal görevlendirildi. Bu amaçla ayni yil subaylarin yogun olarak bulundugu Makedonya’daki 3.Orduya atandi.
1908 yilinda mesrutiyet ilan edilince Ittihat ve Terakki Firkasi iktidari aldi. Ancak padisahin kiskirttigi gericiler mesrutiyete, yeni düsüncelere ve atilimlara karsi çiktilar. Kiskirtmalar sonucu Istanbul’da 31 Mart ayaklanmasi oldu. Bunun üzerine Selanik yöresindeki birliklerden bir ordu toplandi. Mustafa Kemal, Harekat Ordusu adini verdigi bu orduda görev aldi. Ayaklanma bastirildi. Harekat Ordusuyla birlikte Mustafa Kemal Selanik’e döndü. Iki yil sonra Genel Kurmay Baskanliginda bir göreve atandi.
Bu sirada Italyanlar Trablusgarb’a saldirdilar. Mustafa Kemal ve arkadaslari Tobruk’a giderek buradaki Türk birliklerine katildilar. Yapilan savaslarda önemli basarilar saglandi. Ancak bu sirada Balkan Savasi baslamisti. Mustafa Kemal geri dönmek üzere Misir’a geldiginde Selanik’in düsman eline geçtigini; Bulgar ordularinin Çatalca’ya kadar ilerlediklerini ögrendi.
Istanbul’a gelen Mustafa Kemal’e Bolayir’da bulunan bir kolordunun kurmay baskanligi görevi verildi. Savas süresince bu görevde kaldi. Balkan Savasi sona erince Sofya’ya atasemiliter olarak atandi. Bir süre sonra Birinci Dünya Savasi basladi. Almanlarin yani sira Osmanli Imparatorlugu da savasa katildi.
Mustafa Kemal, bulundugu görevden alinarak bir kita komutanligina getirilmesini istedi. Bunun üzerine Tekirdag’da yeni kurulan 19. Tümenin komutanligina atandi. Mustafa Kemal’in kisa sürede hazirladigi tümen Çanakkale Savaslari’na katildi. Mustafa Kemal burada düsmanin karadan ve denizden yaptigi saldirilari durdurdu. Anafartalar’da bir avuç güçle düsmanlarin bütün planlarini bozdu. Onlara kayiplar verdirdi. Çanakkale Bogazi’ni geçmelerini önledi. Bu basarilar sonucu rütbesi albayliga yükseltildi ve Anafartalar Kahramani olarak anilmaya basladi.
Mustafa Kemal Çanakkale Savasi’ndan sonra Diyarbakir’daki kolordu komutanligina atandi. Bu görevde iken rütbesi generallige yükseltildi. Mus ve Bitlis’i Ruslardan kurtardi. (1916)
Daha sonra 7. Ordu Komutanligina atandi. Bu ordu Halep’te toplaniyordu. Atatürk grup komutani oldu. Alman generalinin ordunun yönetimi konusundaki düsüncelerine karsi çikti. Ordu komutanligini birakarak Istanbul’a geldi. Veliaht Vahdettin’in Almanya’ya yaptigi resmi geziye katildi. Dönüste hastalanarak Viyana ve Karlsbad’a gitti.
Bu sirada padisah 5. Mehmet öldü. Vahdettin VI. Mehmet adi ile tahta çikti. Yurda dönen Mustafa Kemal yeniden 7. Ordun komutanligina getirildi. Sam’da baskaldiran Arap kabileleriyle savasti. Onlarin ilerlemesini önledi. Bundan sonra Yildirim Ordulari Grup Komutanligina atandi. Bu sirada savas sona ermis, Mondros Silah Birakismasi imzalanmisti. Mustafa Kemal bu birakismanin kötü kosullarini kabul etmedi. Emrindeki silah ve kuvvetleri düsmana vermeyecegini hükümete bildirdi. Bunun üzerine komuta ettigi Yildirim Ordulari Grubu kaldirildi. Mustafa Kemal de Istanbul’a döndü.