Türkiye ile Azerbaycan iki kardes ve dost ülkedir.
Iki Ülkede yasayan insanlar ayni etnik kökene mensuptur. Iki devlet her ne kadar ayni irktan gelse
de arada cografi farkliliklar
mevcuttur. Azerbaycan ve Türkiye'nin yasazan
tarihsel olaylarda birbirlerine iyi günde ve kötü günde kenetlenmektedirler.
1918 yilinda Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti kuruldugu zaman, Osmanli
Azerbaycan'a kardes, elini
uzatarak, Azerbaycan'i Ruslarin
istilasindan korumustur. Daha
sonra ise Osmanli'nin dis güçlerce parçalanmasiyla,
yerini Türkiye Cumhuriyeti'ne biraktigi bir dönemde Türkiye
Kurtulus savasi mücadelesi
vermis, Kurtulus savasinda Azerbaycan diger Türk Cumhuriyetleri gibi Türkiye’ye yardim etmistir,
Ekonomik, kültürel ve sosyal alanlarda iki devlet arasinda bir çok
önemli antlasmalar yapilmistir. Iki ülke arasinda 1990
sonrasi imzalanan ögrenci degisimi programlariyla Türkiye'den
Azerbaycan'a giden Ögrenciler,
Azerbaycan'in çesitli Üniversitelerinde basarili bir sekilde egitim almaktalar. Ayni sekilde
Azerbaycan'dan Türkiye'ye her yil binlerce ögrenci egitim almak için geliyor.
Azerbaycan 1991 yilinda Sovyetler Birligi'nin dagilmasinin ardindan
bagimsizligini resmen
ilan etmis, Buna müteakiben Azerbaycan'i ilk defa taniyan
devlet Türkiye olmustur.
Türk isadamlarinin
Azerbaycan'da telekomünikasyondan
gidaya, lokantadan fabrikaya her türlü alanda yatirim
yapmislardir.
Azerbaycan'da yine Kafkas Üniversitesi de Türk isadamlari tarafindan yapilan bir üniversitedir. Bunun disinda Türk liseleri
de mevcuttur.
Azerbaycan Çok eski bir tarihe sahiptir birçok kavimler için geçit noktasi
olmustur. Azerbaycan adinin Büyük Iskender'in Ölümünden soma
(M.Ö.323) burayi yöneten
komutanlardan Atropates'ten aldigi söylenmekle
birlikte, Mecusi diniyle ilgili olarak "Od" anlamindaki Azer ve
"Muhafiz" anlamindaki Bay-gan kelimelerinden geldigi, Odlar Ülkesi anlamina gelen
Azerbaycan olarak adlandirildigi seklinde rivayetler vardir.
XIX Yüzyilda Azerbaycan Ruslarin Kafkaslari
ele geçirme çabalari karsisinda hanliklar
Ruslara karsi ortak
hareket etme karari almis, ancak birçok Önemli bölge Ruslarin eline geçmis, 10 Subat 1828'de Rusya ile Iran arasinda yapilan Türkmençay (Tebriz
yakinlarinda) anlasmasina göre Aras
nehrinin güney kisminda yer
alan ve Azerbaycan topraklarinin 2/3'ünü olusturan Güney Azerbaycan Iran'a, Aras nehrinin kuzeyinde yer alan Kuzey Azerbaycan ise Rusya'ya birakilmistir. Bu tarihten sonra Ruslar Karabag ve Erivan'a sistemli bir sekilde Ermenileri
yerlestirmeye baslamislardir,
Azerbaycan 28 Mayis 1918 tarihinde Çarlik Rusya’sindan bagimsizliklarini kazanmis olan vilayetlerin birlestirilmesi
ile "Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti" olarak kurulmus ve Cumhurbaskanligina da Mehmet Emin Resul-zade getirilmistir. Osmanli Imparatorlugu yeni Azerbaycan Devletini derhal tanimistir.
Sürekli istikrarsizlik içinde bulunan Azerbaycan'in bu bagimsizligi ancak 23 ay devam etmistir. 1920 yilinda 27
Nisan'i 28 Nisan'a baglayan gece Sovyet Kizilordu'sunun
Azerbaycan'i isgali ile bagimsiz
Azerbaycan Devleti sona ermistir.
Azerbaycan bu tarihten sonra 1922'de Kafkasya ötesi Sosyalist Federal Sovyet
Cumhuriyeti'ne katilmis, 1936'dan
sonra ise "Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti" adini almistir.
1920'den itibaren 70 yillik bir süreyle Sovyetler Birligi'nin bir parçasi olan
Azerbaycan 1990'da Sovyetler ‘in dagilma sürecine
girmesiyle bagimsizlik
hareketlerine basladi, Azerbaycan’in
bagimsizlik istegi 19-20 Ocak 1990 tarihinde Sovyet ordusu tarafindan kanli bir sekilde bastirilmasina ragmen, bagimsizlik
isteklerini engelleyememis ve
nihayetinde 30 Eylül 1991 tarihinde Azerbaycan bagimsizligini ilan etmistir.
7 Haziran 1992 tarihinde ilk defa yapilan demokratik Cumhurbaskanligi seçimlerinde
Halk Cephesi Lideri Ebülfez Elçibey Cumhurbaskanligina
getirilmistir. Bu dönemde Daglik Karabag’in büyük bir
kismi Ermenilerce isgal
edilmesine ragmen ateskes yapilarak sükunet saglanmistir. Ülke içinde
kanunsuz hareketler ve kargasa sona
erdirilmis, tam bir istikrar saglanmis, 11 Ekim
1998 yilinda
yenilenen Cumhurbaskanligi seçiminde
Haydar Aliyev ikinci defa Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaskani seçildi.
Türkiye, 9 Kasim 1991 tarihinde Azerbaycan'in bagimsizligim taniyan ilk ülke olmustur. Türkiye için Azerbaycan ortak dil, kültür ve tarihi paylastigi önemli bir ülkedir. Türkiye,
Azerbaycan ile Ermenistan arasinda yasanan sikintiya yürütülmekte
olan dogrudan ve dolayli görüsmeler sürecine soruna barisçi bir çözüm bulunmasinda yararli olacagi düsüncesiyle destek vermektedir. Türkiye, Yukari
Karabag Sorunu'nun çözümünde her iki
tarafin da kabul edecegi bir çözüme destek vermek için Yukari Karabag sorunu kapsaminda
taraflarla ikili temaslarini da halen sürdürmektedir.
Türkiye, dünyanin bugüne kadar tespit edilmis enerji kaynaklarinin yüzde 70'inin
bulundugu Orta Dogu ve Hazar
Denizi havzasina yakin bir cografi
konumdadir. Hazar Denizi petrol ve dogalgaz rezervlerinin tasinmasi konusunda,
Türkiye'nin dogusundan geçerek enerji
kaynaklarini Akdeniz'e
aktaran güzergâh en kisa, maliyeti düsük,
teknolojik ve çevresel açidan uygun
ve güvenilir bir seçenektir.
Türkiye, Hazar petrol ve dogal gaz
rezervlerinin Bati'daki pazarlara tasinmasi yönündeki çabalarini, Dogu-Bati Enerji Koridoru Projesi'nin gerçeklestirilebilmesi üzerine yapmistir. Kafkasya
ve Orta Asya'yi Avrupa'ya baglayan boru
hatti projeleri, bölgenin Bati'yla bütünlesmesi açisindan önemli bir
projedir. Güvenli ve ticari açidan karli boru hatlari, bölgenin istikrar ve
refaha ulasmasina yardimcidir. Bu asamada, Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Ana Ihraç Boru Hatti (BTC)
Projesi, hem Orta Asya hem de Azerbaycan petrolü için planlanmistir. Rusya, BTC ye karsi oldugundan
Azerbaycan tarafinda her türlü baski yapmaktadir.
Bu sebeple 1 Ocak, 2005 tarihinden itibaren Rusya Azerbaycan'a ihraç
ettigi dogal gaz ihracini durdurdu
BTC kapsaminda yillik yaklasik 1 milyar
dolar civarinda Azerbaycan petrolleri Ceyhan, Akdeniz vasitasiyla Avrupa
pazarlarina ihraç edilecek.
Projeden hem petrol üreticisi Azerbaycan, hem petrol boru hatlari için ülkesini
transit ülke olarak kullandirttiran Gürcistan, hem de Türkiye devletleri kar
edecekleri tahmin edilmektedir.
Iki ülke arasindaki dis ticaretin düsmesinin en büyük sebebi gümrüklerdeki
yüksek vergi oranlaridir. Türkiye'nin Azerbaycan'a ihraç ettigi ürünler arasinda gida
maddeleri ilk sirayi almaktadir.
Ihraç ürünlerimiz;
un ve unlu mamuller, eczacilik ürünleri, süt ve süt mamulleri, yumurta,
makarna, bira, patates, küp ve toz seker, çikolata ve sekerleme ürünleri,
meyve sulari, peynir, bisküvi, hazir deri mamulleri, trikotaj ürünleri,
sentetik deterjanlar, sabun, sihhi tesisat malzemeleri, tekstil sanayii için
makinalar, lastik ve plastikten mamul esya, beyaz esya, telekomünikasyon ürünleri,
elektrik enerjisi gibi ürünler yapilan baslica ticaret mallari arasinda yer alir.
Azerbaycan'dan ithal ettigimiz baslica mallar arasinda ham alüminyum,
pamuk, polietilen, ham deri, pamuk ipligi, yün, ham bakir, alkollü içkiler ve
fosfatli gübreler yer
almaktadir.
Azerbaycan'in 2000 yilinda da en fazla ithalat yaptigi 2.ülke Türkiye olmustur, Azerbaycan 'dan Ithal Ettigimiz Baslica Mallar
arasinda; Dizel yakiti, pamuk, ham petrol, polietilen, deri,
alkollü içecekler, ham alüminyum, benzindir.
Azerbaycan'a Ihraç Ettigimiz Baslica Mallar
arasinda, Bugday unu, eczacilik ürünleri,
sentetik deterjanlar, elektrik enerjisi, binek otomobilleri, akümülatör, otomobil
lastikleri, mobilya, insaat
malzemeleri, duvar kagitlari, sihhi tesisat
malzemeleri, tekstil sanayi için makine
ve teçhizat, deri giyim esyasi, kozmetik ürünleri,
trikotaj ürünleri,
lastik ve plastikten mamul esya,
televizyon, buzdolabi vs., cam
kaplar, alüminyum profil, adi metallerden esya, agaç imali için
makinalar, telekomünikasyon teçhizati, kablolar,
elektrik malzemeleri, kirtasiye malzemeleri, hazir giysiler, margarin, bugday, zeytinyagi, ay çiçek yagi, tereyagi, soya yagi, gida sanayi için makine
ve teçhizat, çay,
konserve, salça, dondurma, sebze (patates ve sogan), yumurta ve tavuk eti, maden suyu, alkolsüz içkiler, bira,
makarna, küp ve toz seker, çikolata ve sekerleme ürünleri,
meyve sulan, peynir, bisküvi.
Azerbaycan
çok avantajlari bakimindan Türk Isadamlari tarafindan yatirim ve ticari
faaliyet göstermek bakimindan tercih edilen bir ülkedir. Bu nedenle
bir çok Türk sirketi Azerbaycan'da müsterek müessese kurmus ve sube veya temsilcilik açmislardir.
Degisik
alanlarda faaliyet gösteren Türk firmalarinin büyük bir kismi ticaret
yapmakta veya küçük ve orta ölçekli yatirimi tercih
etmektedir. Bu firmalarin faaliyet
alanlari; petrol, telekomünikasyon, bankacilik ve sigortacilik, gida mallari
imalati, egitim, basim - yayim, tekstil ve konfeksiyon, tasimacilik, otomotiv,
orman ürünleri,
demir disi metaller,
insaat malzemeleri ve müteahhitlik
hizmetleri gibi sektörlerdedir.
Türk sirketleri, Azerbaycan'in serbest
piyasa ekonomisine geçisinde, dogrudan ve dolayli olarak,
tecrübeleriyle önemli rol oynamaktalar.
Ülkede petrol disi yabanci sermaye
yatirimlarinda Türkiye
birinci sirada yer alir. Azerbaycan'in sahip oldugu rezervleri isletmek amaci ile bugüne kadar
olusturdugu yirmi
adet uluslararasi konsorsiyumun dördünde TPAO pay sahibidir.
Azerbaycan'daki zengin tarim alanlari ve genis çesitlilige sahip iklim bölgeleri
genis çesitlilikte ürün yetistirilmesini mümkün olmaktadir.
Tarim, Azerbaycan'in ekonomisinde gelisim ve yatirim için ikinci önemli koludur.
Azerbaycan'da yeryüzünde mevcut 13 iklimsel bölge türünün 9'u mevcuttur. Bu
durum genis çesitlilikte, kaliteli ve islenmeye deger ürün elde
edilmesini mümkün
kilmaktadir.
Azerbaycan için pamuk endüstrisi de büyük bir öneme sahiptir.
Azerbaycan'daki tahil üretimi esasen Sovyet döneminde büyük bir artisa geçerek 1970 ve 1980'lerde yillik bir
milyon tona kadar ulasmistir. Azerbaycan’in en önemli tarim ürünlerinden olan
pirinç artik üretilmemektedir.
Ülkedeki çogu yetistirici ve üretici açisindan en büyük problem,
nakit para akisinin olmayisidir. Çiftçilerin ödünç para alacagi kredi birligi
sistemleri henüz mevcut degildir. Tarim Bakanligi her yörede kredi
birlikleri olusturma amacindadir. Ancak böylelikle
tarimsal girdi alimlarindaki tikaniklik ya da
yetersizlik asilabilir.
Azerbaycan yukarida bahsedilen problemleri astiginda tarimsal açidan gelecegi parlak görünmektedir. Çünkü Azerbaycan'in
iklim ve toprak kosullan
birinci kalitede ürününün yetistirilmesini mümkün kilabilecek
seviyededir.
Azerbaycan'da Türk müteahhitlik firmalarinin üstlendikleri projelerin
tutan 1,3 milyar dolara ulasmistir. Ikili
Ticarette Kredi Iliskileri Eximbank
tarafindan Azerbaycan'a bugüne kadar 100 milyon dolari ihracat, 150 milyon
dolan proje kredisi olmak üzere toplam 250 milyon dolar tutarinda kredi açilmistir. Ayrica, Azerbaycan
Hükümetine 10
milyon dolar tutarinda kredi
kullandirilmistir.
Azerbaycan'da faaliyet gösteren 5 Türk bankasi bulunuyor. Serbest piyasa
ekonomisine geçis sürecinde
oldukça yavas bir geçis süreci izledigi görülen
Azerbaycan ekonomisi büyük ölçüde petrol
ihracatina baglidir. Dolayisiyla,
Azerbaycan petrol fiyatlarindaki düsüslerden büyük Ölçüde olumsuz
olarak etkileniyor.
Azerbaycan ile Türkiye arasindaki iliskiler gün geçtikçe gelismektedir. Gelisen dünyada
Azerbaycan Türkiye iliskilerine çok
dikkat etmemiz gerekiyor. Çünkü sanli tarihimize
baktigimizda da
Safeviler devleti ile Osmanli devleti arasinda hiçbir amaci ve sonucu olmayan
son derece yanlis bir savas olmustur. Günümüzde bunlari
silmeliyiz, bos yere mezhep çatismalarini ortadan
kaldirmaliyiz. Müslümanlik ve Türklük çatisi altinda simsiki birlestigimiz zaman güçlü olacagiz. Orta Asya devletlerine öncülük etmek isi de bize düsecektir.
1991 yilinda bagimsizligini kazanan
Azerbaycan’i ilk taniyan ülke Türkiye olmustur. Siyasal bagimsizligin güçlenmesi
ancak ekonomik bagimsizligin güçlenmesi ile
mümkündür. Bu nedenle
Türkiye sahip oldugu ekonomik imkânlari,
serbest pazar ekonomisi ve uluslararasi finans kuruluslarindan elde ettigi deneyimleri Azerbaycan'in
istifadesine sunmustur. Bu amaçla, Türkiye-Azerbaycan
ekonomik ve ticari iliskilerin
gelistirilmesi konusundaki ilk anlasma 01.11.1992 tarihinde imzalanmistir. Söz konusu
anlasma sonucunda, Türk isadamlarinin
Azerbaycan'la olan temas ve ziyaretleri baslamis, fuar ve
benzeri faaliyetler tesvik edilmis, ulastirma ve
haberlesme, insaat, petrol
arama gibi sanayinin birçok dallarinda isbirligine yapilmistir.
Türkiye ile Azerbaycan arasinda ortak dil, tarih ve kültür birliginin de bulunmasi ekonomik
iliskilerimizin daha da genislemesini saglamaktadir. Azerbaycan
Cumhuriyeti bagimsizligini kazanmasindan sonra
baslayan dis ticaretimiz, yatirim yapan sirketlerimizin sayisi ve yatirim miktarlari her geçen yil artmaktadir.
Bugüne kadar iki ülke arasinda yatirimlarin karsilikli tesviki ve korunmasi anlasmasi ve çifte
vergilendirmenin önlenmesine iliskin anlasma da dahil olmak üzere
ekonomik ve ticari alanda bir çok anlasma ve protokol imzalanmistir. Ancak, bugünkü dis ticaret ve yatirimlarin hacmi her
iki ülkenin gerçek
potansiyelinin altindadir. Bu
nedenle, özellikle Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bankacilik,
gümrük mevzuati, ticaret kanunu, dis ticaret islemleri ve hukuk kurallarini
uluslararasi seviyelere yükseltmesi
zarureti hale gelmistir.
Azerbaycan'da faaliyet gösteren firmalar arasinda en çok Türk firmalari
vardir. 1991 yilindan itibaren Azerbaycan'a yatirim için gelen Türk firmalari
petrol, insaat, telekomünikasyon,
bankacilik, sigortacilik, ulastirma, nakliyat, gida
maddeleri alim-satimi, tekstil,
mobilya, dekorasyon, matbaacilik, insaat malzemeleri satisi, konfeksiyon, unlu mamuller, çesitli hizmet
üretimi, mali ve hukuki danismanlik, makine imalat, kirtasiye,
orman ürünleri, çay
paketleme, akü imalati, metal isleme gibi konularda faaliyet göstermektedirler.
Türkiye'nin Azerbaycan'da ve Hazar bölgesinde en çok Önem verdigi konu "petrol” dür. Son yillarda Türkiye'nin bölgeye yönelik dis politikasi aslinda petrole
ve Bakü-Ceyhan Boru Hattina yönelmistir. ABD yönetimi Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hatti projesini
desteklemektedir. Bu projeyle bir bakima Rusya'ya olan bagimliligi azaltma niyetindedir. Karabag sorunundan ötürü alternatif
bir çözüm olarak Bakü-Ermenistan
-Ceyhan boru hatti da kabul görmemistir. Batiya yakinliginda dolayi Gürcistan
Azerbaycan'in Avrupa'ya açilan yegâne
kapisi olma durumundadir.
Türkiye Azerbaycan petrolünün üretilmesi ve gelistirilmesi amaciyla yapilan
anlasmalardan ikisinde yer almistir. Bunlardan birincisi Türkiye
Petrolleri Anonim Ortakligi (TPAO)’nin bu projedeki payi %6.75'dir. Ikinci proje ise %9'dur. Sah Denizi
Projesi ayni zamanda Iran'in katilip ABD'nin
katilmadigi tek projelerden bir tanesidir.
Yapilan tahminlere göre Hazar Denizi'nde 4 trilyon dolar degerinde, yaklasik 200
milyar varil petrol rezervi bulundugu tahmin
ediliyor. Dünyanin en zengin yer alti kaynaklarina sahip devletlerinin
ortasinda yer alan Hazar Denizi, uzmanlarin iddialarina göre bazi Iran körfezi ülkeleri ile
rekabet edebilecek petrol ve dogal gaz üreticisi
bir bölge olma yolunda ilerlemektedir. Bölgenin en büyük petrol rezervlerine
sahip olan ve bunu komsulariyla paylasmak istemeyen Azerbaycan ve Kazakistan Hazar'in bir deniz
oldugunu ileri sürmektedir.
Petrol rezervleri o kadar fazla olmayan Iran, Rusya
ve Türkmenistan ise Hazar'in bir göl oldugunu ve çikan petrolün ortak
paylasilmasi
gerektigini savunarak buradan nemalanmaya çalismaktadirlar.
Rusya'nin amaci Karabag sorunu ile
Hazar'in statüsü konusunu Bakü’ye
baski yapma araci olarak kullanmak. Hazar'in statüsü konusunda Iran ilk günden beri Rusya'nin güvenilir bir
müttefiki rolünü üstlenmesi Rusya ve Iran'in
Azerbaycan ile yapilan petrol
anlasmalarina katilmalari bu konuda
kati bir tutuma sahip olmadiklarini gösterir
niteliktedir.
Azerbaycan ve Türkiye Uluslararasi arenada ve tüm Milletlerarasi
toplantilarda bir birlerini desteklemektedirler. Türkiye'nin bir konuda çikari
söz konusu olunca Azerbaycan Türkiye'nin yaninda yer almakta, ayni sekilde Türkiye Azerbaycan topraklarini isgal eden Ermenistan devletiyle hiçbir diplomatik
iliski kurmayarak Azerbaycan’a destek
vermektedir. Bu da bir millet ve iki devletinin her alanda isbirligi içerisinde
oldugunun kanitidir. Maalesef
iki devlet arasinda ara sira dis güçlerin de
etkisiyle çesitli
ihtilaflar çikarilmaktadir. Bu tarz
ihtilaflarin bazen de yanlis anlasilmalardan
kaynaklandigi bir gerçektir. Bu
nedenle araya giren üçüncü sahislarin oyunlarina gelmemek
lazim.
Azerbaycan'da kayitli 800'ün üzerinde Türk firmasi bulunuyor bunlarin
300 kadari faaldir. 2003 yili itibariyle enerji-disi sektörde yapilan yatirimlarin tutari 850 milyon
dolar’dir. TPAO'nun enerji sektöründe yaptigi 650 milyon Dolarlik yatirim da hesaba
katildiginda, Türkiye'nin
toplam yatirimlari 1,5 milyar
Dolar'a ulasmaktadir. Türk müteahhitlik
firmalarinin
Azerbaycan'da gerçeklestirdikleri
is miktari da 2003 yili sonu
itibariyle 1 milyar 431 milyon Dolar'a ulasmistir. Iki devlet arasinda 1992-1997 yillari arasinda kayda deger miktarda iktisadi iliskilerin
bulundugu asikar bir
gerçektir.
Türkiye ile
Azerbaycan Siyasi ve Ekonomik Iliskileri
Yrd. Doç.
Dr. Elnur Hasan MIKAIL
Yrd. Doç.
Dr. Alper TAZEGÜL
IQ Kültür
Sanat Yayincilik