MIT Asya Bölgesi Basmüsaviri Kâsif KOZINOGLU’nun ölümünden kisa süre önce Aydinlik Yayinevi’ne
gönderdigi el yazilarinin Ergün GEDEK tarafindan düzenlemesi ile olusturulan “Kasif KOZINOGLU’nun Mezara Götürmedigi Sirlar” isimli kitapta, AKP’yi kapatma davasi ve
Serdar ÖZGÜLDÜR olayi, Hikmetyar-Tayyip ERDOGAN iliskisi, Fethullah GÜLEN ve okullari,
Tayyip ERDOGAN ve
Abdullah GÜL’ün ABD ve Israil iliskileri, MIT Müstesari Hakan FIDAN’in yaptigi
atamalar, AKP-PKK ve Kürt sorunu, Tayyip ERDOGAN’in Isviçre’deki gizli hesaplari gibi birçok politik konu KOZINOGLU tarafindan kaleme alinmistir.
Kitabin
giris kisminda Kasif KOZINOGLU’nun, el yazilarini kamuoyuna duyurulmasi istegi ile Aydinlik yayinevine ulastirdigi
ve tek güvendigi yayinevinin Aydinlik Yayinevi oldugu vurgusu yapilmis, ayrica yayinevi, yaptigi
arastirmalarda güvenilir kaynaklardan elde ettigi belgelere dayanarak el yazilarinin %90 oraninda
dogru oldugunu, %10’unun ise yanlis degil, dogrulugu konusunda kesin kanitlara ulasamadigini
belirtmistir.
Kitabin
devam eden bölümlerinde KOZINOGLU’nun
tespit, degerlendirme,
analiz ve tavsiyelerinden olusan, daha çok istihbari nitelikte bilgiler verdigi, bu bilgilerden yukarida belirtilen ana basliklar altinda;
1976
yilinda Kara Harp Okulu’ndan deniz piyade sinifindan mezun olmus akabinde Hukuk Fakültesini bitirip uzun yillar
askeri savcilik ve hakimlik yaptiktan sonra TSK’nin kontejyanindan Orgeneral Yasar BÜYÜKANIT’in da destegi ve ugrasisi
ile Anayasa Mahkemesi’ne üye seçilen Serdar ÖZGÜLDÜR’ün oyu ile AKP’nin kapatilmadigi,
Serdar ÖZGÜLDÜR’ün kardesi
Ögretmen Albay Ayhan ÖZGÜLDÜR’ün ise Harp Okulunda Bölüm Baskani oldugu, sahsi bulundugu göreve yine Yasar BÜYÜKANIT’in getirdigi, Ayhan ÖZGÜLDÜR ve esinin Fehmi KORU ve ailesi ile çok
samimi oldugu, dolayisi
ile Ayhan ÖZGÜLDÜR’ün Fethullah GÜLEN’in Harp Okulundaki imami
oldugu, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün üniversitede yaptigi
bir lisans çalismasinda fikir hirsizligi
yaptigi
Fehmi KORU ve yakin arkadaslari tarafindan tespit edilince korkup AKP’nin
kapatilmasini
engelledigi seklindeki bilgilerini aktaran KOZINOGLU, AKP’nin kapatilmamasini GÜLEN cemaatine baglamis ve anilan sahislarin BÜYÜKANIT tarafindan korunmasi ile 27 Nisan e-muhtirasi sonrasi gerçeklesen Dolmabahçe görüsmesi sonucu BÜYÜKANIT’in TSK’ne ihanet ettigi,
Gülbettin
HIKMETYAR’in, ABD’nin basina
15 milyon dolar koydugu
hem Afgan devletinde yer almis hem de Taliban ile ortaklasa terör eylemleri gerçeklestiren ve Asya bölgesinin istikrarini bozan önemli
terör örgütlerinin liderlerinden biri oldugu, 1996 yilinda ikinci kez Usame Bin LADEN’i
Afganistan’a kabul edip barindirdigi,
El-Kaide’ye
Afganistan ve Pakistan’da egitim alanlari sagladigi
böylece
El-Kaide’yi
tüm
dünyanin
basina
bela yapan esas kisi
oldugu, Basbakan Recep Tayyip ERDOGAN’in Gülbettin HIKMETYAR’dan ilham aldigi,
Ömer
DINÇER’in de HIKMETYAR hayrani ve irtibatlisi oldugu,
Özbekistan,
Rusya Federasyonu ve Türkmenistan’da F.GÜLEN okullarinin kapatildigi,
Rusya’nin okullari kapatma gerekçesini “ABD adina istihbari faaliyet gerçeklestirdikleri ve anilan okullarin ABD’li istihbaratçilarin barinma yuvalari olmasi” seklinde açikladigi,
benzer ifadeleri Nurettin VEREN’in de kullandigi,
bu okullarin faaliyetleri için gerekli paralarin ABD tarafindan karsilandigi,
ABD’nin bu okullari desteklemesindeki amacinin Iran’in bölgedeki agirligini
dengelemek oldugu,
ABD Iran’i sevmedigi için F.GÜLEN hareketinin Iran’a düsman oldugu, dünya genelinde 800 adet bahse konu okullardan
oldugu, GÜLEN’in kendisinden sonra ikinci bir sahsin olmasina izin vermedigi, Cemil ÇIÇEK’in
Adalet Bakani oldugu dönemde kendisi için dönebilir demesine ragmen dönmedigi, Türkiye’ye dönmekten korktugu, ABD’nin izin vermesi halinde dönebilecegi, Nurettin VEREN’in okullar hakkinda genis bilgiye sahip oldugu ve bulunup konusturulmasinin gerektigi, açikladigi
milyarlarca dolarlik malvarliginin
arastirilmasi gerektigi, F. GÜLEN okullarinin ögrencileri, bulundugu ülkenin bürokrat siyasetçi ve diger ileri gelenlerinin çocuklari oldugu, burada amacin yetisen nesille o ülkenin ele geçirilecegi, okullardaki ögretmenlerin çok az maas aldiklarini ifade etmelerine ragmen lüks içinde yasadiklari, gerektiginde içki içtikleri ve ögrencilerini Atatürk düsmani olarak yetistirdikleri, Hakan FIDAN’in MIT Baskani
olmasi
ile birlikte bu okullarda çalisan ögretmenlerin MIT’te göreve baslatildigi,
Emniyet
Genel Müdürlügü ve Disisleri Bakanligi
GÜLEN cemaati tarafindan ele geçirildigi, ayni sekilde MIT’in
de ele geçirilmeye çalisildigi,
kurumlari ele geçirirken önce personel departmanindan baslandigi,
buna örnek
olarak Fehmi KORU’nun kardesi Naci KORU’nun Disisleri Bakanligi’nin
Personel islerinden
sorumlu müstesar yardimcisi
oldugu, yurtdisini
ziyaret eden tüm siyasetçiler F.GÜLEN okullarini ziyaret edip hediye ve para aldiklari,
Türk
Isbirligi ve Kalkinma Ajansinin tamamen GÜLEN’in kontrolünde oldugu,
GÜLEN’in
esas adaminin Abdullah GÜL oldugu, Tayyip ERDOGAN
ile menfaat iliskisi
içerisinde
oldugu, New York Baskonsolosu Mehmet SAMSAR’in GÜLEN’e iyi bakabilmek amaci ile uzun zamandir
söz
konusu baskonsoloslugu sürdürdügü,
Mehmet EYMÜR’ün GÜLEN’den maas aldigi,
GÜLEN’in koyu bir Israil
taraftari oldugu ve Mavi Marmara olayinda
Tayyip Erdogan ile ters düstükleri, A.GÜL ile ERDOGAN arasinda seçim yapilacagi
zaman GÜLEN’in
A.GÜL’ü tercih edecegi,
A. GÜL’ün her ABD’ye gidisinde gizlice GÜLEN’i ziyaret ettigi, ERDOGAN bu yüzden istemeye istemeye A.GÜL’ü
Cumhurbaskani yaptigi,
Hakan FIDAN’in A.GÜL’ün dolayisi ile GÜLEN’in adami oldugu,
Kirgizistan’da
uzun yillardir okullarin basinda olan Orhan INANDI aslinda GÜLEN’in Asya imami oldugu, Kirgizistan’da cemaatin bilgisi disinda
gizli bir sahsi servet edindigi, Kirgiz gizli servisine Gülen Cemaatini anlattigi,
yurtdisinda
kapanan okullarin, INANDI’nin edinilen bilgiler sonrasi kapandigi,
yurtdisinda
bulunan GÜLEN okullarinin müdürleri o ülkelere iliskin raporlarini belli periyotlarla CIA temsilcilerine aktardigi,
Hakan
FIDAN’in MIT Müstesari olur olmaz üç asker kökenliyi çok kritik yerlere atadigi
daha önceki
müstesarlar döneminde basarisiz olmasi nedeniyle MIT’in egitim merkezine atanan ve uzun yillar
okulda kizak
görevde
bulunan Emekli Binbasi Vakkar BORAN baskalarinin sirasi gelmis olmasina karsin
MIT’in en kritik baskanliklarindan birisi olan Kontrespiyonaj Baskanligina
getirildigi, MIT’te kisa bir süre çalisip
ayrilmis olan Jandarma Emekli Albayi
MIT’in Güvenlik Daire Baskanligina
getirdigi, ayrica Afganistan ve Gürcistan’daki F.GÜLEN
okullarindaki ögretmenleri
MIT’e çagirdigi,
PKK’nin
tam manasiyla bitmesinin dahi Kürt sorununu çözmeyecegi Kürtlerin bir kimlik talebinin oldugu, PKK’nin alternatiflestirilmemesinin gerektigi, bu olay için anahtarin sadece Apo oldugu, ülkenin AKP’den kurtulmasiyla kanin duracagi,
PKK ve Kürtlerin AKP’den kurtulmak baglaminda her alternatife razi olduklari, Rusya, Çin, Israil, Almanya, Fransa, Suriye ve Iran basta olmak üzere AKP’nin gitmesini siddetle destekleyecekleri,
Avrupa
ülkelerinden; Almanya, Fransa, Hollanda, Avusturya ve Norveç gizli servilerinin
AKP’nin iktidarda olmasinin kendi ülkelerine yönelik tehdit olarak gördügü,
Almanya’nin
AKP’ye
karsi
koz olarak elinde bulundurmasi amaciyla; Recep Tayyip ERDOGAN’in Isviçre Bankalarinda bulunan 800 milyon ABD dolari
civarinda olan sekiz ayri hesabinin numaralarini ve kimlerin adina yatirildigini ögrenebilmek amaciyla Alman Dis Istihbarat Servisi BND’nin elamani olan Eysan adalarindaki Isviçre Bankasi müdürünü kullanarak ERDOGAN’nin hesaplarinin tüm belgelerini 30 milyon Euro
karsiliginda
gizlice temin ettigi,
söz
konusu 8 hesabin Wikileaks’ta yayimlandigi,
Almanya’nin,
ülkesinde
ikamet eden ve birçogu Almana karismis, Alman vatandasi
olmus Türklerin AKP tarafindan suana kadar hiç olmadik bir sekilde AB’ye girise karsilik
tehdit olusturmasi
baglaminda Erdogan tarafindan organize edilebileceginden çok korktugu, Almanya’nin buna karsilik
olarak Deniz Feneri yolsuzlugunu bulmus
gerekli davalari açip yüzyilin yolsuzlugu ilan etmis Recep Tayyip ERDOGAN ve AKP’ye uzanan bilgi ve belgeleri temin ettigi, bahse konu belgelerin bir kismini
Almanya Kemal KILIÇDAROGLU’na ilettigi, Almanya’nin Hakan FIDAN’in MIT Müstesari olmasindan çok rahatsiz oldugu, FIDAN’in müstesar olmasindan hemen önce eski MIT Müstesari Emre TANER’i Almanya’ya davet ederek FIDAN hakkinda tüm bilgileri aldigi,
Oslo görüsmelerini Almanya gizli servisinin sizdirdigi,
Almanya’nin AKP’ye operasyon yapacak olmasi sebebiyle 2 yildir Alman gizli
servisi BND’nin Baskanini
degistirmedigi, Almanya’nin
GÜLEN’in ABD tarafindan kullanildigini
düsündügü,
bu yüzden
GÜLEN’in
okullarindan
çok
korktugu ve Israil ile Ortadogu da ortak oldugu,
Fransa’nin
PKK’ya karsi gerçeklestirdigi göstermelik operasyonlarin
PKK’yi
kendi çikarlari dogrultusunda kullanmaya yönelik oldugu tamamen Sarkozy’nin elinde olan 2
Fransiz
gizli servisinin Almanlar ile ortak bir sekilde Tayyip Erdogan ve AKP’yi bitirme amaciyla hareket ettikleri, Cem UZAN’i kabul eden Fransa Iç Servisi vasitasiyla
Cem UZAN’dan
AKP ve ERDOGAN’a
ait sahip oldugu bilgilerini
ortagi
Almanya ile paylasmis, ayrica Cem UZAN’nin halen Türkiye’de bulunan baglantilarini kullanir duruma geldigi, Fransa ERDOGAN’nin Fransa’ya gittiginde topladigi
TC vatandasi kalabaliktan çok büyük endise duydugu, bu kalabaligi
toplayan kitle liderlerini iç servisi ile takibe aldirdigi,
Çin’in
Sincan Uygur bölgesindeki Türklerin dini tandanslarinin yüksek olmasi ve ERDOGAN’in bu gruplara yakinligindan
asiri
rahatsiz
oldugu, Çin için 1.siradan tehdit kabul edilen Sincan Uygur Türkleri ile
AKP iliskisinden dolayi Çin’in ERDOGAN ve AKP’yi istemedigi bu konuyu açik bir dille Emre TANER’in
yüzüne
karsi
ifade ettigi,
Rus
iç ve dis gizli servislerini çok siki
takip eden KGB kökenli Basbakan PUTIN’in ERDOGAN’i hiç sevmedigi, tüm dünyadaki GÜLEN varliklarini siki takibe
aldigi,
Suriye olayi ve füze kalkani olayi sonrasi Iran’i bu konuda yanina aldigi
Rusya’nin
AKP’ye
karsi özellikle
Suriye – Iran ortagini
kullanarak PKK’ya yaptiracagi
eylemler ile ERDOGAN’i
sikistircagi,
Emre
TANER’in Rus ve Almanlara ERDOGAN ve AKP’ye iliskin çok önemli belgeler aktardigi 24 yil sonra Türkiye’ye gelen ve kendini ziyaret eden CIA Baskani Peter GOSS ile görüsmesi sonrasi yardimcisi Afet GÜNES il birlikte Peter GOSS’u da kullanarak ERDOGAN’i tehdit ettikleri bunun üzerine MIT tarihinde ilk kez 3 dönem
6 aylik
periyotlarla kararname çikarilarak MIT’in basinda
kaldigi,
Türkiye
Cumhuriyeti Devletinin AKP tarafindan ele geçirildigi, Tayyip ERDOGAN’in kendisine çok güvendigi, Türkiye’nin basina
bela oldugu gibi tüm
dünyanin
da basina
bela olabilecek bir potansiyele sahip oldugu, sadece F. GÜLEN grubunun desteginin arkasindan çekilmesi durumunda iktidari
kaybedecegi, bu yüzden
F. GÜLEN’in
tüm
varliginin
bitirilmesi gerektigi,
ülkenin
gelecegine yönelik en büyük tehdidin AKP iktidari
ve F. GÜLEN
grubunun oldugu,
Yasanan son süreçte liderlerin sahsi siyasi hirslari ve lider olmadaki yetersizliklerinin devleti bu
duruma getirdigi, devletin
tam yenilenmesi gerektigi
bir dönemde
kendini yenileyemedigi
ayrica
rejimin teminati olarak görülen TSK’nin bu durumu tam olarak görüp
almasi
gereken tedbirleri alamadigi,
devlet kademelerinde tecrübe itibar dürüstlük ve hiyerarsinin tamamen felç edildigi, yapilan gösterisli binalar ve yollar ile içinde bulunulan ekonomik
krizin gizlenmeye çalisildigi,
yeni nesillerin ögrenme arzusu olmadigi ve geleneklerin tükenme noktasina
geldigi,
Sonuç olarak, KOZINOGLU,
aktardigi
istihbari nitelikteki bu bilgilerin ardindan yapilmasi gerekenleri söyle siraliyor;
· Özel yetkili
mahkemeler, uzun tutukluluk süreleri, Suriye meselesi, füze kalkani ve Adana Incirlik üssü gibi konular öncelikli olarak islenmeli,
·
Medya oldugundan daha fazla kullanilarak
anlasilir
bir dille kamuoyu inandirilmali, medyanin yayimlamaktan imtina edemeyecegi gündemlerin pesi birakilmadan sonuna kadar islenmeli, Sözcü, Yeniçag, Cumhuriyet ve Aydinlik gazetelerinin bu konulari
islemesi durumunda ertesi gün
Hürriyet,
Vatan, Milliyet gazetelerinin ayni konulara devam edecektir. Bu sekilde gündem uzun süre mesgul edilmeli,
·
Tutuklu bulunan
bazi yazarlarin, davalar esnasinda toplanti yapip avukatlari araciligi
ile arkadaslarina
haber iletip köse yazilari yazdirmali, Nedim SENER ve Ahmet SIK’a da bu konularda ulasilmali,
·
Siyasi muhalif
olan CHP ve MHP daha etkin olarak devreye sokulmali,
·
Su
anda tutuklu olanlarin disaridaki
gücü
etkin ve planli bir sekilde kullanilmali, protesto eylemleri ve mitingler çogalmali, daha fazla kadin ve gençlik örgütleri kurulmali, sanatçilar yönlendirilip açiklamalar yaptirilmali,
·
Meclis açilisinda
halkin
dikkatini çekecek bir eylem düzenlenmeli,
·
Sike
davasi iyi kullanilmali,
·
Abdullah GÜL ve
Tayyip ERDOGAN karsi
karsiya
getirilmeli, Wikileaks belgelerinde Tayyip ERDOGAN ile ilgili yazilanlar
açiklanmali,
·
Oslo görüsmeleri gündemden düsürülmemeli,
·
Asya, Kafkasya,
Afganistan ve Pakistan’daki ABD varligina
son verecek El-Kaide haricinde bir organize ile eylemsel faaliyetlere baslanmali,
·
Usame Bin LADEN
konusundaki gerçekleri belgeleri ile ABD kamuoyuna açiklanmali, 11 Eylül
saldirilarinin gerçek yüzünü tekrar gündeme getirilmeli,
·
Rusya ile ABD
çikarlarina karsi ortaklik yapilmali, Avrupa ülkeleri ile AKP aleyhine ortak çalismalar yapilmali,
KÂSIF KOZINOGLU’NUN
MEZARA
GÖTÜRMEDIGI SIRLAR
ERGÜN
GEDEK
AYDINLIK
YAYINCILIK
TEMMUZ
2012