PKK’NIN
TEMEL ÖZELLIKLERI
Pkk Türkiye topraklari üzerinde Türkiye
Kürtlerinden olusan bir kürt devleti kurmayi hedefleyen bölücü bir örgüttür.
Örgütün büyük bir kismi bagimsiz ayri bir devlet için mücadele etmektedir, bu
yolda bazi tavizler verilebilir ancak bagimsiz bir devlet olma hedefinden asla
taviz verilemez. Bunun yaninda örgüt Irak, Suriye, Iran ve Türkiye’de bulunan
tüm kürtlerin tek bir devlet çatisi altinda birlesecegine inanmaktadir.
Örgüt terör ve siddeti kullanarak hedeflerine
ulasacagina inanmaktadir, siyaset alanindaki faaliyetlerinden çok siddet
eylemlerine agirlik vermistir. Bunun yaninda pkk Türklerden ve türk devletinden
nefret etmektedir ve her yaptigi eylemi küçük te olsa bir mutluluk kaynagi
olarak görmekte intikam alma düsüncesiyle sivilleri öldürebilmekte ve bunu bir
keyif haline getirmistir.
Pkk uluslar arasi bir örgüttür sadece Türkiye
Türklerinden olusmaz örgütün yaridan fazlasi Türkiye kökenli degildir.yönetici
kisminda bu oran daha da artmaktadir.örgüt kendi hedefi olan kürt devleti
düsüncesine zarar verecegini düsündügünden dolayi Islam dinine uzak durmakta
kendince içi bosaltilmis bir Islam üretme gayreti içerisindedir. Hedefe giden
her yolu mübah sayan, eline geçen her firsati degerlediren, verdigi söze
güvenilmez taktikçi ve takiyyeci bir örgüttür.
Pkk basta halk destegi olmak üzere teknik ve ideolojik açidan
zayif bir örgüttür. Bundan dolayi disaridan gelecek her türlü destegi kabul
eder. Dolayisiyla, Amerika, îsrail, Iran, Almanya, Ingiltere, Suriye, Irak,
Kibris Rum Kesimi, Yunanistan, Fransa veya Rusya.gibi devletlerden yardim
almasi örgüt için normal ve kaçinilmaz bir durumdur.
Ülkedeki kürt varligi Güneydogu bölgesi ile sinirli oldugundan
örgütün kaynak bulmasi zorlasiyor ve Batinin maddi destegine muhtaç kaliyorlar.
Pkk kendisine dis destek ararken ayni zamanda taseronlasmis oluyor. Mesela Avrupanin çesitli yerlerinde pkk gruplari
var. Örgüt bu gruplar araciligiyla kendisine insan kaynagi, para kaynagi
bulabilyor ve bu gruplar araciligiyla propagandasini yapabiliyor. Avrupa da buna
müsaade ediyor hatta Türkiye’ye karsi kullaniyor.
ORTADOGU SIYASETININ AKTIF BIR PARÇASI OLARAK PKK
Ortadogu siyasetini ele
alirken karsimiza dört temel sorun çikiyor bunlar; terör, kürt sorunu, bölgesel
kalkinma sorunu ve ortadogunun yeniden yapilanmasi. Bu sorunlari çözecek
hepsine iyi gelecek önlemler var olmakla birlikte bazi alanlarda hepsine farkli
önlemler alinmasi gerekiyor.
Sorunlarin iç nedenleri
oldugu gibi dis nedenleri de var, ekonomik nedenleri de var, siyasi nedenleri
de. Mesele çok boyutlu dolayisiyla sizin çözüm reçetenizde çok boyutlu olmak
zorunda. Sadece güvenlik politikalariyla terör bitirilemez. Bu konu sadece bir
güvenlik zaafiyeti olarak algilanmamali, konunun temelinde sosyal ve iktisadi
nedenler de vardir. Bu nedenlere yönelik olarak da politikalar gelistirilmeli.
Vatandaslarin temel haklarini terör var diye kisitlayamazsiniz. Bu konuda hiç kimseyle
pazarlik yapilamaz. Teröristle yapilacak tek pazarlik silahi hangi sartlarda
birakacagidir. Pkk sorunu artik bir terörü olmaktan daha çok ortadogu dis siyasetini etkileyen bir aktör
halini almistir.
Terörle mücadele
konusunda yapilacaklar es zamanli yapilmali, bir adim atilirken diger adimdan
vazgeçilirse veya zamaninda atilmazsa mücadelede basarisiz olunabilir. Bu IRA
ile mücadele örnek alinabilir;
Ingiltere IRA
teröristlerini tek tek bularak öldürdü çok sert tedbirler aldi. Ancak bir boyut
ileri gidemedi ve ciddi bir sonuç alinamadi. Daha sonra ingiltere yaptigi
hatayi anladi. Mücadelenin sadece adam öldürmekle olmayacagini, sorunun çok
boyutlu olmasindan dolayi çok boyutlu bir reçete gelistirmek gerektiginin
farkina vardi. Ekonomi alaninda, sosyal alanda ve siyasi alanda reformlar
gelistirdi. Terörden vazgeçenleri yasal siyasete dahil etti, dahil olmayanlarin
ise silah birakmalari durumunda masaya oturabilecekleri mesajini verdi. Ancak
ingiltere bu reformlari yaparken güvenlik politikalarindan asla taviz
vermemistir.
Türkiye terörle etkin
mücadele edebilmesi için öncelikle terörün dis baglantilarini kesmek
zorundadir. Bunun yaninda bölgedeki magduriyetleri giderme ve ekonomik ve
sosyal sorunlari azaltmasi gerekir. Bütün bunlari yaparken de güvenlik
politikalarindan asla taviz vermemelidir. Ancak bu sekilde çok yönlü olarak
terörle mücadele basari elde edilebilir.
ISRAILIN
ELINI RAHATLATACAK OLAN TÜRKIYE’DEKI IÇ SAVAS
Israil Ortadogu’da
ayakta kalabilmesi için bölgenin çatisma içerisinde olmasi gerektigi inancinda.
Irakta bu istedikleri gibi oldu simdi orada mezhepsel ve etnik olarak bir
bölünmüslük var. Suriye’de de bu yöne dogru bir gidis var, su an etnik
bölünmeler baslamis durumda. Iran da ayni kaderi izlerse Israil in üç büyük
korkusu zayiflamis olacak. Geriye kaliyor bir Türkiye, o da ya Israil ile dost
olacak ki mavi Marmara ve Davos olaylarindan sonra bu mümkün görünmüyor ya da Israil’e
tehlike olusturmayacak bir seviyeye gelmesi gerekiyor. Bu da Türkiye’nin
bölgede Suriye veya baska bir ülke ile sicak çatismaya girmesi ve karsilikli
birbirlerini tüketmeleri ya da ülke içerisinde bir iç savasin çikmasiyla
olabilir. Bu da Israil in elini oldukça rahatlatacaktir.
PKK ILE GÖRÜSME: OSLO’NUN PERDE
ARKASI
Bu
görüsmelerde Türkiye PKK ile masaya oturtulmaya çalisiliyor görünse de aslinda PKK
bir araç olarak kullanilip Türkiye bir masaya oturtulmaya çalisiliyor. Öyle bir
tablo var ortada sanki. Teröristle görüsülebilir ancak bunun da bir kurali var.
Öncelikli kural olarak terör örgütü ile hiçbir zaman üst düzey olarak
görüsülmez. Ilk önce imam gazeteci esnaf gibi kisiler görüsür örgütün ne
istedigini ögrenilir, bir iletisim kurulur burada bir zemin olusursa devam
edilir. Ancak ortada önemli bir sorun var pkk sözünde duran dürüst bir örgüt
degil. Su an PKK nin anlasmaya ihtiyaci yok bunu sadece zaman kazanmak için
ister. Bu görüsmeler örgütün lehine olur örgüte toparlanma için zaman
kazandirir. Türkiye’nin ise tamamen aleyhine olur. Türkiye’nin söyle de bir
yanlisi var. “Madem PKK ile görüsüyoruz o zaman operasyonlari durduralim” mesela
Oslo’daki görüsmelerde de tuhaf bir durum var “metropollerde bomba siginaklari
yapiyorsunuz, bunu biliyoruz, bilmiyoruz sanmayin” seklinde bir görüsme var.
Bomba siginagi yapan örgütle görüsülmez o anda o masa terk edilir. Garip olan
bombanin yerini bildigini iddia ediyorsun ama bir sey yapmiyorsun. Patlayicinin
nereden tasindigini biliyorsan onu alirsin oradan ve dersiniz ki bunu tasimak
istediniz onu bile aldik daha fazlasini da yapabiliriz ama biz size zarar
vermek degil sizinle uzlasmak istiyoruz. Ancak PKK dan uzlasi gibi bir durum
beklemek zor çünkü sözünde duracak dürüst bir örgüt degil.
TERÖRLE MÜCADELEDE HATALAR VE ÖNERILER
Ülkemizde
genellikle basbakanlar askeri mevzularin disinda tutulmus, asker ise askeri
mevzulardan daha çok sivil konularla ilgilenmislerdir. Ikincisi devletin
yapilanmasinda sorunlar vardi. Bir kurumun basindaki adan bir seyler yapiyor
onu görevden aldigin zaman bilgileri kendisi ile berber gidiyor. Bunun yaninda
önemli bir hata da yasal bosluklardir. Hükümet kanunlari sertlestirse ilgisiz
kisiler hapse giriyor, gevsetse eli silahli kisiler ortada geziyor. Yargi,
kolluk ve hükümet arasinda ciddi bir uyum sorunu var.
Terörle
mücadelede isi sadece bu olan bir idareci lazim. Bu iradecinin ülkenin elindeki
tüm imkânlari bu mücadeleye sevk edebilecek bir kudrette olmasi lazim. Emir
verdiginde de uygulanan bir birim veya kisi olmasi lazim.
KÜRTLER PERISAN OLDUKÇA PKK AYAKTA
KALIYOR
PKK
bölgede fakirlesmelere neden oldu ve bunun sonucu olarak da cehalet artti.
Cehaletin arttigi bir toplumda teröre kayan insan sayisi da artabilir. Olusan
fakirlik sonucu göçler de baslar artik toplum her türlü olumsuzlukta
baskalarini suçlar, tepkisellikler artar bu da örgütün isine gelir. Fakirlikler
imkânlarin kisitliligi ve benzeri sorunlar örgütün hayat kaynagi haline gelmis.
Örgüt bu kaynagi devam ettirmek adina Kürtler için mücadele ettigini iddia
ediyor ancak Kürtlere kalici ve ölümcül darbeler vuruyor, okullarini,
isyerlerini yakip yikabiliyor. Bölgedeki mahrumiyetin devam etmesi ve
kendisinin bunu kullanabilmesi için bunu yapiyor. Dolayisiyla bölgedeki
perisanlik devam ettikçe örgüt ayakta kalabiliyor.
HANGI PKK (MASADA
KIMLER VAR? VE NASIL BITER) PROF.
DR. SEDAT LAÇINER
HAYYKITAP-ISTANBUL
2012