YENILMEZ DÜSÜNCE -- YENILGI DIYE BIR SEY YOKTUR

YENILMEZ DÜSÜNCE -- YENILGI DIYE BIR SEY YOKTUR

Fevzi BOZKURT
Biyografi


Bir liderde olmasi gereken özelliklerden biri yasadigi hayatin nasil sekillenecegini öngörebilmektir.Insanlar hayatta neyin önemli oldugunu ne yönde ilerlemeleri gerektigini düsündüklerin de kendilerine öncülük yapacak bir rehber ararlar.Baskalarina dogru istikameti gösterebilmek liderin sahip olmasi gereken niteliklerden biridir.Ayrica bir insanin liderlik yapabilmesi için gerekli olan vasiflardan biride ileri görüslü olabilmektir.Özgün olabilmelidir lider herkesin düsündügünden öngördügünden yani olaganliktan siyrilip gelecege dair tahminler yürüterek liderligini pekistirmelidir.
 
Toplumlarda ileriye ufku açik insanlar daha kolay bir sekilde lider olarak kabul edilirler. Ancak ileriyi görebilmek liderligin sartlarindan olmasina ragmen bu tek basina yeterli olmayan bir olgudur.Gelecege dair olumsuz tahminlerde bulunup bu tahminlerin gerçeklesmesi digerligin ispati degil tam aksine sizi insanlardan uzaklastiran bir sebep oluverir.Liderligin baska bir yolu da öngörülen is ve islemlerin takibi sonrasinda insanlari iyi kazanimlar elde edebileceklerine inandirabilmektir.Son olarak insanlarin sizi lider olarak kabul edebilmeleri için bir çok önemli ise imza atabilmenize baglidir.Büyük liderlerin hayatlari dikkatle izlendigi zaman hepsinin ayricalikli bir geçmisleri oldugunu söylemek yanlis olsa gerek.Liderlerin bazilari böyle bir geçmisleri olsa da bu istisnai bir durumdur.Insanlar çogunlukla rahat bir ortamda hayatlarini ikame etmedikleri gibi hayatin önlerine çikardigi engelleri kendi iradeleri ve çalismalariyla astiklari için güçlerine güç katmislardir.
 
Insanlar bütün arzularinin gerçeklestigini önlerindeki hedeflere kolayca vardiklarini görebildiklerinde güzel bir duyguya kapiliverirler.Lakin hayatin hep olumlu hem de olumsuz yönlerinden insan olarak ögrenecegimiz çok sey  vardir.Insanlar isleri rayinda gittigi zaman sadece kendi mutluluklariyla ilgilenir, baska insanlarin duygu dünyalarindan bir habersiz yasarlar.Doga insanlara içebakis için her daim firsatlar sunmaktadir.Insanlar bu firsati yakaladiklari zaman  tam bir içebakis durumuyla karsilasma imkani bulurlar.Zaten kendi iç benliklerinin özünü yakalayamamis ve kendinin öz elestirisini hiç yapmamis bir insandan gerçek bir lider olmasini beklememek gerekir.Ayrica insanlarin ruhsal ve düsünsel gelisimleri için belli bir sikinti çekmeleri ve sikintilardan basari ile siyrilmasi gerekmektedir.Vasifli insanlar bir ise koyulduklari zaman isi ne kadar iyi basardiklarini göstermek için hemen hemen her yola basvurmaktadir. Insanlar normal yasamda çok hassas davranislar sergilemektedir. Eger insanlar beraber yasadiklari insanlarla birlikte olduklari zamanlarda kendilerini mutsuz hissettikleri zamanlarda o insanlarla aralarina mesafe koymaya baslarlar.
 
 
Is hayatinda misyonunu tamamlayan bir kisinin bile is hayatini sonlandirdiginda onun görevini devralacak biri her zaman vardir.Hiç vazgeçilmez diye düsünülen önemli bir görevde bulunan bir kisi bile belli bir zaman geçtikten sonra kendi yerini dolduracak birinin oldugunun farkina varir.Baska bir ifadeyle bir isyerinde yapilan isler bir sahsa mal edilmemeli o isin asilanda  ekip veya takim isi oldugunu gerçegi göz ardi edilmemelidir.Icra edilen islerde iste emegi geçen herkesin çalismasi neticesinde kendi beceri ve yetenegini sergileyebilme firsati buldugunu unutmamalidir.Eger insan bir sikinti yada zorlugun içendiyse bunun evveliyatina bakmalidir.Hayatinizin gerçek çizgisinden uzaklasip uzaklasmadigina bakip yada yapilan islerde sadece kendisinin takdir edilmesine önem verip baskalarinin yaptiklarindan dolayi takdir edip etmedigimizi hatirlamaliyiz.
 
Hayatta insanlarin karsisina birçok firsat gelir ve bu firsati olumlu kullananlar gerçek basariya ulasmis olanlardir. Karsilasilan güçlükleri  asip durumu lehlerine çevirebilen insanlar her zaman umut kaynagi olmuslardir.Diger yandan Karsilasilan olumsuzluklari  veya sikintilara kendi lehlerine çeviremeyenler ise basarisiz olarak lanse edilip toplumda umutsuz vaka olarak gösterilirler.Insan hangi sikintiyla karsi karsiya kalirsa kalsin bu süreç çok uzun süremeyecek, sikintinin sundugu dezavantajlar avantaja dönüstürmek ve ondan iyi çikarimlar elde etmektir .Insan hayatini bahanelerle dolu bir biçimde sürdürmemelidir.Herhangi bir olumsuzlukla karsilasildigi zaman yasanan durumun sadece kendi basina geldigini düsünmemeli, ayni durumu baskalarinin da yasayabilecegi unutulmamalidir.ABD de bir baskan tekerlekli sandalyeyle yasamasina ragmen baskanlik görevini layikiyla sürdürmesi, onun hayatta bahanelerin ardina saklanmayip karsilastigi zorluklari bile olumlu yönlere çekmesini bilmistir.Yine ayni durumu farkli bir örnekle daha pekistirebiliriz.ABD de genç yasta kocasini kaybedip çocuk lari tarafindan terk edilen kadin, tüm bu olumsuzluklara ragmen hayatta tutunmus söz konusu devlette yüksek bi makama kadar yükselmeyi basarabilmistir.Bu tür insanlar hayatta yasadiklari olumsuzluklardan hep güzel çikarimlar elde etmislerdir.En dipte iken bile normal insanlarin dahi hayal edemeyecegi isleri basarabilmislerdir.Böyle olumsuzluklarla karsilasan insanlar yasadiklari olumsuzluklardan dolayi asla üçüncü kimseleri sorumlu tutmadiklari gibi böyle bir davranisin ise bile yaramayacagini bilirler.Basarili insanlar ilk olarak herhangi bir olumsuzluktan dolayi üçüncü kisileri veya kaderi suçlamazlar.Ikinci olarak kaderin kendilerine sundugu kabullenirler.Üçüncü olarak karsilastiklari olumsuzluklardan hep önemli çikarimlar yapmasini bilirler.Dördüncü önemli nokta ise baskalarinin destegine güvenmeyip kendi ayaklari üzerinde durmasini bilirler.
 
Insan hayatinda her zaman kararlilik ve irade gücü ile karsilastigi olumsuzluklari yenip yolunu açmasini bilmelidir.Bunun için çok büyük sorumluluklar almaniza gerek yoktur.Elinizden gelen ve kapasitenizin neyi basarabilecegini biliyorsaniz o isle yola baslarsaniz basarinin gelmesi çok geç olmayacaktir.Insanlar hayatta her daim yenilmez olmanin yollarini bulmaya çalismalidir.Insanin sahip oldugu imkanlar ne kadar fazla ve olanaklar ne kadar iyiyse insan baskalarina yardimci olabilmesi için o kadar fazla sansi olmaktadir.Insan hayatta basarali olabilmesi için sabit kalmamali, yapilan is her halükarda analiz edilmeli ve yapilan analiz neticesinde gerçeklestirilen isler sonucunda daha basarili sonuçlar alinabilir.
Insanin bireysel olarak basarabilecegi seylerin bir siniri vardir. Bu sebepten ötürü dünyada basariyi yakaliya bilmek  için insanin yaninda olacak ve kendisine destek olacak kisilere de ihtiyaç duymaktadir.Insanlarin basari elde edebilmeleri için her daim insanlarin istedikleri seyler için arayista olmak ve istenilen talebin daha çok asama kaydetmek için bir araç olarak kullanmaktan geçer.
 
Insanlar her ne kadar ugrastigi problemlerin sebeplerini psikolojik olarak tahmin etse de bu sorunlarin büyük bir bölümü ekonomik kaynaklidir.Bir insanin maddi durumu belli bir oranda artmasi durumunda bir çok problemin ortadan kalktigi gözlemlenmektedir.Özellikle ailelerin yasadigi sorunlarin çogu maddi gerçeklere dayanmaktadir.Yasadigimiz bu problemlerin halledilmeyecek oldugu fikrine hiçbir zaman kapilmamaliyiz.Bu sorunlarin üstesinden gelmek için her zaman mantikli çözümler üretmeliyiz.
 
Kendisini belli bir çizgide tutan insan her daim düsüncesi kadar basarili olabilir. Önemli olan husus suan basarabildigimiz seylerin daha iyisini yapabilecegimize inanmaktir.Böylesi durumlarda insanin iradesine büyük bir görev düsmektedir.Insan ne düsünüyorsa odur.Iste belirtilen bu sebeplerden ötürü irademizi daha çok ve daha akilci kullanmaliyiz.Irade gücünün bir çok özelliginin yaninda çok sayida insani ilgilendiren problemlerden biride egitim geçmisi ve egitim donanimiyla ilgili sorundur.Hatta bir çogumuz hayatimizda bu sorunla karsilasiyoruzdur.Birçogumuzun egitimi belli bir süreçten geçmistir.Asil önemli olan husus ise bu egitimleri bitirdigimizde nasil hayat sürdürdügümüz ve insana güven hissi verecek türde sonuçlar elde etmektir.Insanlar bir çok dönemde egitimsizlikleri bahane etmislerdir.Halbuki insanlarin bu eksikligi egitimden degil de zihinlerin geçmise dayanmalarindandir.Resmi egitimden uzak olan insanlar genelleme yapmakta ve asil anlatilmak isteneni algilamakta zorluk çekmektedirler.Insan kendini sinirlamadiginda düsündügü insan profilini yakalamasi kolay olur.Simdi saydigimiz fiilleri hayata geçirip gerekli çalismalari yaptiginiz takdirde basari yolu size sonuna kadar açilacaktir.Bunun devamliligini sagladiginiz andan itibaren sürekli zafer elde etmis ve yenilmez oldugunuzun farkina varacaksinizdir.
 
Insanin perspektifini kökten degistirebilmesi yeni fikirler üretmesine baglidir. Perspektifini kökten degistirmek fikri çok zor görünebilir lakin bunun öncelikli anlami is yapmanin degisik bir seklini bulmaktir. Bu düsünce hayatin bir çok bölümünde yer alan her insana uyarlanabilir.Insan hayatta ne kadar çok deneme gerçeklestirirse kendisine o kadar çok yeni yol açilir.Bu tür denemeler önemlidir bu tür çalismalarda sürekliligi saglayip devam imkani bulduktan sonra iyi ve degisik fikirler bulma imkaniniz daha da artmaktadir.
 
Insan olarak yaptigimiz seylerden olumlu çikarimlar elde edebilmek için yaptigimiz yada düsündügümüz seyin tam aksini düsünmeliyiz.Isinizi sekteye ugratabilecek veya sahip oldugunuz mevkiinizle bagdasmayacak seylerin aslinda is verimliliginizi attirdigini hatta çalisma kosullarinizi yükseltmeye etki ettigini gözlemleyebilirsiniz.Bu hususlar hayatin bir çok noktasinda geçerlidir.Insanlarin yasadigi zor durumlardan kurtulmanin yollarini düsünmeli, bunu yaparken de bir an olsun bile olumsuzluga kapilmamalidir.Insanlar basarisizligi her zaman bir srama tahtasi olarak kullanmalidir.Ayrica bakis açisini kökten degistirmek, her durumu hatta basarisizligi bile avantaja dönüstürecek biçimde dönüstürmektir.Böylece sahip olunan hiç bir seyin aslinda bosuna harcanmadigini anlamis oluruz.Bahsedilen seyler insan içinde geçerlidir.Sevdigimiz insanlardan biriyle berabersek mutluluk hazzi duyariz lakin sevmedigimiz bir insan ile birlikteyseniz o insan sizin için bir ögretici olabilir.Çünkü sizin o insan ile neden bir türlü kisiliginizin bagdasmadigi ortaya çikarabilirsiniz. 
   
Hayatta karsilastigimiz problemlerin  bu hayatta üstesinden gelmemiz gereken sorunlari açiga çikardigini anlariz.Aslinda hayat çözülmesi gereken sorunlarin olusturdugu bir egzersiz bir kitap gibidir.Hayatta bir çok insan kendi vücudu için olumsuz düsüncelere bürünmektedir hatta çok azimiz kendi bedeninin sorunsuz oldugunu düsünmektedir.Insan kendisine üzüntü veren olumsuzluklari listelerse ne kadar da çok seyle karsilar.Hayatimizda negatif faktör olarak gördügümüz bir çok sey aslinda çok olumludur.Üzüldügümüz bir çok seyin bile olumlu hiçbir yaninin olmadigindan kim söz edebilir.Üzüldügümüz noktalardan birinin olumlu bir yönünü yakaladigimiz an onun için çabalayip o yakaladigimiz olumlu yönü gelistirmek için çalismaliyiz.Birçok insan yeterli düzeyde zeki olmadiginisünüp buna üzülebilir.Bu tür insanlar bu hissiyata kapildiklari anda kendilerini yeterli düzeyde görmemeleri halinde kendilerine degistirme sanslari yitirirler.Bazi durumlarda insanlara sinirlarinin neler oldugu hatirlatilmalidir ki o insanlar bunu sezdiklerinde olumsuzluga bürünmesinler.
 
Insan ömrünü bir takim çabalar göstererek uzatabilecegi su götürmez bir realitedir.Hayatimi sürdürürken yeni baslanglari ifade eden bir takim  dönüm noktalariyla karsilasabilir, bunlarin bazilari önceden planlanmis seylerdir.Bu evrende neden kalmamiz gerektiginin farkina vardigimiz an ömrümüzü uzatmamiz için bir sansimiz olabilir.Bu sebeple dünyada daha fazla kalabilmek için varlik gayemizin anlamini bulmamiz gerekmektedir.Hayat aslinda bir oyuna benzer.hayat tek bir oyun üzerinden oynanirsa sikici ama birkaç oyun üzerinden oynanirsa hayat hem daha güzel hem de daha anlamli olur. Gelecegimiz için sadece bir plan degil bunlarin alternatif birçok planda hazirlamaliyiz ki karsilasacagimiz sorunlar için alternatif çözümler bulalim.
 
Insanin sahip oldugu bedenin bakimi kisinin kendisine kalmistir.Sihhatli bir yasam sürdürdügümüz takdirde bedenimiz asli görevini yerine getirmis olacaktir.Kisi kendi bedenine bakmadigi takdirde suçu baskasinda aramamalidir.Bedenin asil yöneteni insanin ta kendisidir.Kisi bedenini tehlikeden kendisi uzak tutmalidir hatta tutabilmek için elinden gelenide yapmalidir.Sayet bunlari gerçeklestirmedigi takdirde zihin bundan olumsuz etkilenmekte ve bunun bas sorumlusu da kisinin ta kendisi olur.Insan ne kadar çalisacagini ne kadar dinlenmesi gerektigini veya kendini zinde tutabilmesi için neler yapmasi gerektigini kestirmesi çok zor bir durumdur.Insanlarin yasi ilerledikçe daha çok sikayet etmeye baslar ve bu durum kisinin kendisinin hem geçmis hem de gelecek hakkinda kaygilanmasina neden olmaktadir.
 
Insanlar Ideal bir esle nasil evlenecegi konusunu bes-yirmi yil boyunca  düsündükleri bir konudur.Halbuki bu sorunun cevabi çok basittir.Aslinda insanlar ideal bir esin pesinden ne kadar çok kosarsa  ondan o kadar uzaklasir.Öncelikle insanlar evlenmek istediklerinde kendilerini ideal esinin evlenmek isteyecegi kisi olabilmek için çaba harcamalidir.Disariya çikip ideal bir es aramak ilk amaç olmamalidir.Ideal bir este aranan bütün özellikler belirlense bile, disarida aranan kriterlerde bir es adayi bulmak çok zor bir durumdur. Evlenmek için birçok insanla tanistirilan is adaylari belirtilen adaylardan hoslanmadigini ve ideal esi bulamadigini belirtir. Hâlbuki sorunun asil kaynagi bu insanlarin kendilerini nesnel bir sekilde degerlendirmemelerinden kaynaklanmaktadir. Kendisine böyle bakmayan bir insanin karsisindakine böylebakmayacaklarindan istenilen sonuç alinamamaktadir. Diger tarafta gelecege dair planlamalarin ne oldugu tam olarak belirtildigi takdirde aranan kriterlere uygun es adayini bulmak çok kolaylasir. Ister bay isterse bayan olsun es aranirken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta eslerin birlikte yasamlarini sürdürmek istedikleri kisinin isteyecegi kisilige bürünmektir. Eger bir insan evlenmek istiyorsa insanin evlenmek isteyecegi kisiyi anlama yetenegine sahip olmalidir.Es adaylarinda aranilacak kriterlerden biride anlayabileceginiz birini bulabilmektir.Bu sayilan hususlarin hepsi tamamlandiginda geriye sadece karsilikli anlayis prensibi kalmaktadir.
 
Evliliklerde önemli olan hususlardan biri de evlilik sonrasi iliskilerin nasil devam ettirilecegidir. Insanlarin birçogu evliliklerinin ilk zamanlarinda çok mutlu olmalarina ragmen iliskileri zaman sonra bozulan çiftlerin sonucunda ayrilan birçok es bulunmaktadir. Esler birbirlerini anlamak için yogun bir çaba sergilemeli ve çok büyük bir özveride bulunmalilardir. Iliskilerde yasanan sorunlar evliligi yikma noktasina getirmisse burada eslere düsen önemli görev bu zorluklarin sikintilarin üstesinden ustalikla siyrilabilmektir.
 
Hayatimizin çesitli evrelerine dönüp baktigimizda birçok dönüm noktasi oldugunun farkina varilir. Bu noktalarin her birinde kaderlerimize etki etmis insanlar yer almaktadir. Insan her zaman böyle karsilasmalarda kendisine olumlu yönde etki edecek kisi veya kisilerle karsilasmak ister. Insanlarin kaderlerini degistirecek karsilasmalarin ikinci kosuluda karsinizdakinin size söyleneni alçakgönüllülükle dinlemektir.
 
Mutlulugun temel ilkelerinde dört ana konuya deginmek gerekmektedir. Bunlar sevgi, bilgelik, içebakis ve ilerlemedir. Yenilmez düsünce her insan için temel felsefi görevdir. Bu görüs hiç kimsenin yanlis yapmadan yasayamayacagi fikrinden hâsil olmustur. Hiç kimse bir problemle karsilasmadigi takdirde hayatta belli bir mesafe kat edemez. Bu düsence yapisi yasamimizi sürdürdügümüz bu evrende bize en büyük ilham kaynagi olan ve destek veren manevi güçtür. Yenilmez düsünceden hakiki gücü alabilmek için önemli olan düsünce tarzi yilmaz bir ruha sahip olabilmektir. Söz konusu düsence zamanimizin hakimi olmamiza ve zamanimizi kontrol altinda tutmamiza imkan saglayan bir felsefi düsencedir.
 
Her geçen gün gelismeyi ve üzerine sürekli koymaya çalisin. Insan kendini devamli olarak gelistirirse basari kendiliginden gelir.
 
YENILMEZ DÜSÜNCE
YENILGI DIYE BIR SEY YOKTUR
RYUHO OKAWA
OMEGA

Benzer Kitaplar